Bölümler | Kategoriler | Konular | Kitaplar | İletişim
LÜBNAN MEKTUBU
LÜBNAN MEKTUBU
Kardesim!
Mektubumu,Beyrut'ta doktorlari sehit düsen,tibbi malzemeleri enkaz altinda kalan bir hastanenin bahçesinden yaziyorum.Evlerimiz yok artik.Carsilarimiz viraneye döndü.Bütün bunlardan öte yavrularimizi kaybettik.Halimizi herkes gibi sende görüyorsun.Biliyorsun ki; Islam topragina saldiran su küfür yobazlarini ilk olarak sana sikayet etmistim.Sana dair umutlarim vardi.Cünkü sen Filistin'i en az Istanbul kadar aziz gören Sultan Abdulhamid'in torunuydun.Fakat bekledigim gibi olmadi.Inkisari hayale ugradim.Analarin agladigi, çocuklarin babasiz kaldigi cografyaya gelmedin.
Nasil gelecektin ki,Abdulhamid'ten sonra devlet olmanin izzetini terk eden,mazlumlara sadece ekmek ve su dagitan bir yardim kurulusu haline dönmüstün.Ekmek gönderdin,su gönderdin.Halbuki ben ekmegimi degil hürriyetimi kaybetmistim.Senden hürriyetim için yardim istemistim.
Siyonistler yikiyor,sonra sen yardim gönderiyor imar ediyorsun.Her defasinda enkaz kaldiracak yerde bir defa da siyonizmi enkaza dönüstürmeyi düsünmeyecek misin?
Biliyorum,bu mektup eline ulasinca biraz duygusallasacak ve gönderdigin ekmeklerin sayilarini artiracaksin.Fakat azizim ben ekmek istemiyorum.Hani düsünüyorum da ne de çabuk unuttun Allah Resulü'nün -sallallahu aleyhi vesellem- açliktan karnina iki tas baglayip cihad ettigini.
Tas baglamak boyunlara tasma takmaktan binlerce kat daha güzeldir.Cünkü ilkinde izzet ikincisinde ise zillet vardir. Bu yüzden sen karnimdaki tasi degil,ümmetin boynunda ki modern köleligin tasmasini düsün.
Kardesim!
Uzunca bir zamandir kendi kendime bu hal neyin nesidir,bu kavga sadece benim midir diye sorup duruyordum.Geçenlerde aklima Ebu Davud'un rivayet ettigi su hadis geldi: "Yakinda milletler birbirlerini vahsi yaratiklarin hemcinslerini sofraya çagirmalari gibi sizin üzerinize davet edecekler. Sahebe:"O gün biz az miyiz Ey Allah'in Resulü?"diye sordugunda, Efendimiz: "Bilakis,o gün sayi itibariyle çok olacaksiniz fakat selin üzerindeki köpükten farkiniz olmayacak.Allah Teala düsmanlarinizin kalbinden korkunuzu söküp alacak ve içinize "vehen" koyacak.Sahabe"vehen"nedir ya Resulellah diye sorunca Efendimiz:
"dünyayi sevmek ve ölümden hoslanmamaktir." buyurdu.
Yürekleri, dünya sevgisinin kapladigini 170 limuzinle dolasan mümin kralin boy gösterisinden daha güzel ne anlatabilir ki?! Limuzinler ve saraylar… Oradan Kudus'e, Grozni'ye gidilir ya da mustazaflarin çilesi anlasilabilir mi?! Iste bunun için siz kocaman devletlerinizle sadece yardim kuruluslari olarak Lübnan'a gelebilirsiniz.
Kardesim!
Allah'tan gayri ilk ve son siginak seni görmüs ve defalarca postaci,mektuplarimi sana tasimisti.Bundan sonra daha yazmayacagim.Zira Filistin'de,Lübnan'da yüzlerce canimi topraga koydum.Hanumanim yok oldu.Susuz-ekmeksiz kaldim. Zorluk namina her sey vardi.Tek sen yoktun.Bu durumda sana, yeni mektuplar yazmam zaman israfindan baska ne ifade eder ki?!
Kardesim!
Bir aksam üstüydü.Izledigim bati ajanslarindan söyle bir haber geçiyordu."Lübnan sahillerinde Israil'in attigi zararli atiklar arasinda can çekisen hayvanlar batili hayvan koruma dernekleri üyeleri tarafindan kurtarildi." O an kendime döndüm ve söyle dedim: "Madem kardesimden müsbet bir cevap alamadim.Bu kez mektubumu su batili adamlara yazayim. Hani birkaç hayvan için bütün kurumlarini seferber eden çagdas adama…"
Ilk mektubumu kapital gücün babasi Beyazsaray'a yazdim. Baskana ulasma ihtimali son derece düsükte olsa denemeliydim bunu.Tevafuk ya,olmaz olmustu.Imza bekleyen evraklar arasina karisan mektup baskanin masasina kadar gelmisti."Bu da ne?" diye sordu Bush.Bir taraftan hayretini ifade ediyor diger taraftan da mektubu okuyordu.Okudukça keyiflendi, arada kaslarini çatti, dudaklarini büktü,oh der gibi omuzunu salladi. Ilkokul yillarinda ona asilanan haçli ruhu müthis bir nefretle beynini istila etti.
Iste tam bu noktada satirlara döktügüm bütün umutlari parçalayip hizmetçinin ellerine tutusturdu.
Her ne kadar haçli ruhunun gerçek propagandistleri olsalar da yine de insandirlar diye Vatikan'aPapa'ya yazdim ikinci mektubu.Süphesiz ben de biliyordum,papa gayretiyle(!) yapilan Kudüs ve Endülüs'teki Müslüman katliamlarini. Bütün bunlara ragmen beni yazmaya iten güç,Müslüman kardeslerimin uzun bir zamandir onlarla sürdürdükleri diyalog(!)
çalismalariydi.Belki bizi tanimislardir,imdada kosarlar diye umutlandim, fakat nafile.Papa Israil'e dur demek söyle dursun sükut ederek vahseti ikrar etti.Anladim ki Bati, bütün kurum ve kuruluslariyla Israil'in gönüllü ya da ödüllü isbirlikçileridir.
Kardesim!
Senden sonra daha kimlere basvurmadim ki… Fakat agzindaki emzigiyle sehid olan 1 yasinda ki Muhammed'in acisini yüreginde hisseden tek bir kurum bulamadim.Bütün kapilar yüzüme kapatildi.Ne AGK'ten,ne LAHEY'den,ne AB'den,ne de BM'den olumlu bir yanit alabildim.
Kardesim!
Tel-aviv gülerken sen de gülüyorsun. erçi ayni seylere gülmüyorsunuz fakat gülüyorsunuz ya...Iste beni asil bu vuruyor.Sen gülerken Bagdat'ta Grozni'de,Beyrut'ta,Dogu Türkistan'da yine yeni güller soluyor.
Kardesim!
Abdulhamid'in gidisinin yani ümmetin öksüz kalisinin üzerinden bir asir geçti.Yüreklerde aci o kadar taze ki sanki Sultan'im dün gitmis gibi…Ben yine Sultanim'i bekliyorum.O,idealleriyle dünyamiza yeniden dönecek.Islam birligi yeniden kurulacak ve o zaman Cava Adalarindan Cebelitarik'a uzanan cografyada bütün Müslümanlar bir kardeslik akdi imzalayacaklar.Bu yüzden yeni mektuplarimi günde bes defa O en büyük Sultan'a(c.c.)yaziyorum:"Allah'im ümmetin basina yeni felaketler gelmeden onlarin basina Sultan Hamid gibi bir halife gönder.Gönder ki sadece ekmek dagitan yardim kuruluslari olmadiklarini anlasinlar."
Allah ve Resul davasinin divanelerinden Abdullah Muhammed
Eger vermek istemeseydi,istemek vermezdi.
Selam Sevgi ve Dua Ile
kerdeş bu mektubun gerçekten lümdandan yazdığına inanasım gelmiyor bir türlü
inanmak istoyurm nafile
keşke böyle düşünseler fakat bizler kendimizi avutuyoruz
filistin lübnan ırak farketmez müslüman müslüman olmalıki cenab-ı hakonu korusun ve kollasın
... hak bela yazmaz kul azmayınca ....
hee bu demek değildirki dualarımızdan eksik etmiyeceğiz zulme uğrayan kim olursa olsun kaldı ki o sabi günahsız çocuklar oralarda vahjice ve sadece
BELKİ İLERİDE TERÖRÖRİST OLUR diye öldürülürken bizler dua askerleri olarak boş durmamız cepheye koşmamamız düşünülemez tabiiii
ADIGÜZEL
Valla Allah Ümmeti Müslimin yardımcısı olsun..Bu Müslümanlar uslanmaz.. Herkesin Agzında bir Abdulhamit lafı dolaşıyor madem Abdulhamit'i Çok seviyorsunuz, onun yolunda gidin..Cennet Mekan Sultan Ve de adını taşımakla Şeref duydugum İnsan Abdulhamit Han İslamın emrettigi üzere "Üstünlük Takvadadır.." Hadisi Şerifiyle Hareket ediyordu..Milliyetçi bir görüşe sahip degildi..Şimdi ise yorumlarımızı yazarken bile hep bir milliyetçilik kokuyor..Osmanlı 600 yıl Ümmetçi görüşü savundugu için ayakta kaldı.. Son zamanlarda Arapların osmanlıyı sırtından vurdugu söyleniyor..Tamam dogru olabilir. Fakat koskoca Devleti Aliye Arapların arkadan vurmasıylamı yıkıldı..Araplar şimdi dedelerin ettiklerini çekiyor.. Yeter bu kadar zulum.. Kansızlıktır hala bu zulme göz yummak.. Zaman birleşme zamanıdır..Şuculukla Buculukla bir yere varılmaz.. Aklını başına al Ey Osmanlı Torunu Dedene layık ol.. Senin deden yahudiye bile kucak açmışken , sen müslüman olupta ırkı başka olana yardım bile etmiyorsun...Allaha emanet olun..Selam ve Dua ile........