Bölümler | Kategoriler | Konular | Kitaplar | İletişim


Buyuk Haber

Buyuk Haber


Kur'an'da bir sure "Nebe' - Haber" adini tasir. Ve söyle baslar: "Neyi soruyorlar birbirlerine? O büyük haberi mi?"

Büyük haber, kiyamettir ve insanoglu hep sormustur onu...

-Kiyamet ne zaman?

Dünyanin sonlu oldugu fikri hep gündeminde olmustur insanin, çünkü gelen gitmektedir ve ilahi dinler, insana hep hatirlatmaktadirlar dünyanin sonlu oldugunu...

Onun için insanlar, büyük yeryüzü - gökyüzü afetlerinde hep kiyameti hatirlamislardir.

Hep unutmuslardir da, hep gündemden uzak tutmaya çalismislardir da... Yakinda meydana gelen yikilislar, "Büyük haber"i gündeme tasisa da, uzakta olanlar, sanki sadece baskasinin basina gelen ve asla kendisine ulasmayacak gibi görünmüstür.

Dünyanin sonlu olusu veya olmayisi ile neden bu kadar heyecanla ilgilenmistir insanoglu:

Çünkü orada, dünyada yapip ettiklerinin hesabini verme veya vermeme sirri saklidir. Bu dünya sonlu ise, bu dünyadan sonra bir dünya varsa ve insan orada, burada yapip ettiklerinin hesabini verecekse...

Ilahi dinler bu bildiriyi sundular insana:

-Evet bu dünya sona erecek, sonra bir baska dünya kurulacak, orada herkesin hesap defteri ortaya konacak... Kimsenin yaptigi haksizlik yanina kar kalmayacak.

Ve insan dogrusu zaman zaman inanmasa da önemsedi bu bildiriyi, algiladi, içsellestirdi... Insanoglunun yüreginde hep bir "öte dünya" bilinci var oldu. Dünyadaki varligina çok da hakim olmadigi, bir baska kudretin tasarrufuna mahkum oldugu, dolayisiyla O kudreti önemsemesi gerektigi fikrini sakli tuttu insanoglu... Inanmadigi, inkar ettigi, hatta bas kaldirdigi zaman bile...

-Düsen uçakta ateist bulunmaz, denilmistir.

Ya bastigi topragin yarilmaya basladigini, bacaginin birisinin gittikçe genisleyen yer yariginin bir tarafinda, digerinin diger tarafta kaldigini gördügünde ne hisseder insanoglu?

Ne hisseder, yerin 40 kilometre derinliginde sancilanma basladigini ve bu sancinin bu merkez üssünden çikip 4 bin besyüz kilometre ötedeki alanlari bile sarstigini gördügünde?

Ne hisseder, denizden bir apartman yüksekliginde dalgalarin karaya dogru hücum ettigini ve insanlari teker teker toplayip bir baska dünyaya dogru yola çiktigini gördügünde?

"Büyü" filminin galasinda oksijeni azicik azaltilmis bir havayi soluyanlar ne hissetmislerdir acaba?

Dolar milyarderi insanlar, bir yil daha dünyada kalabilmek için neler vermezlerdi? Oysa sirasi gelen gidiyor. Eski ifadeyle bir an tekaddüm de yok, teahhur da, öne gelme de yok gecikme de... Geliyoruz ve gidiyoruz.

Acaba kiyamet hangisi?

Depremlerle - yanardag infilaklariyla gelenler mi, yoksa çok daha yakinimizda olup biten, çagri geldiginde, herkesin kendi hikayesini tamamlayip yola çikmasi mi?

Endonezya sularinda baslayip sarsintisi taa Afrika'ya ulasan deprem, "Kiyamet" diye manset olursa, asil kiyamet nasil bir "Büyük haber"dir... O haberi mansete çikaracak gazete dogmus mudur, dogacak midir? Yoksa o haberi, tüm insanlik olarak yeni dünyamizda "uyandigimizda" mi okuyacagiz?

"O an basladiginda..."yi anlatiyor Kur'an... Gökler dürüldügü zaman... Daglar savruldugu zaman...

Yakinimizda büyük depremler yasadik birkaç yil önce ve bazi insanlarin, bunlarin bir uyarici niteligi bulunmadigina inanmaya yöneldigine tanik olduk.

-Hepsi bilinçsiz yeryüzü hareketleridir, demeyi tercih ettiler.

Her sey bilinçsizdi onlara göre, günes bilinçsiz doguyordu, ay bilinçsiz seyrediyordu, havadaki oksijen bilinçsiz bir dengenin mahsulüydü, su bilinçsizce varolmustu, insan bilinçsiz bir olusumun ürünüydü!!!

Böyle diyordu ama, içinde bir ses, "Aptal olma, bu kadar bilinçsizligin bir araya getirilmesi asil bilinçsizliktir" diye sesleniyordu.

"Aman Alahim!" diye sesleniyordu insanoglu, yeryüzünden ve gök yüzünden kiyametten yansima sesler isittiginde...

"Kiyamet Asisi" Sezai Karakoç'un bir kitabinin ismi... Müslümanin "kiyamet asisi" tasiyan insan oldugunu anlatir degerli düsünür orada...

Aslinda her ölümde, her büyük alt - üst olusta gidilecek bir baska dünyayi gündeme tasimak, yeryüzünde insanoglunun "daha insan" olmasi bakimindan önem tasiyor.

-Altindaki topraktan emin degilsin. Gökyüzüne hakim degilsin. Yagmuru, simsegi, bulutu, ayi, günesi kontrol edemiyorsun. Altindaki toprak kaydiginda, onu tutacak gücün yok. Kafa tutmayi birak. Nefesine hakim degilsin. Bir sonraki nefesi alabilecek misin, bundan emin misin? Öyleyse... Seni vareden Kudret'e kulak ver. Adam ol! Gidecegin dünyaya hazirlan...

Ben kendi hesabima hep böyle okudum dünyayi...

Nefes alisima, gülümseyisime, sevebilme kabiliyetime sükrettim... Þükrettim, hiçbirinin hesabini sükürle ödeyemeyecegimi bilmeme ragmen...

-La havle vela kuvvete illa billahil aliyyil azim...

A.Tasgetiren

Selam Sevgi ve Dua Ile :)

Gizli decc


Serbest Kürsü

MollaCami.Com