Bölümler | Kategoriler | Konular | Kitaplar | İletişim
KÜFÜR EHLİ İLE MÜNASEBET
Sure-i Nisa Ayet 136
(Ey iman edenler, Allah'a, peygamberine, peygamberine indirdiği kitaba, daha
önce indirdiği kitaba da iman edin! Kim Allah'a, meleklerine, kitaplarına,
peygamberlerine ve ahiret gününe inkar ederek kafir olursa , pek derin bir
sapıklığa saplanıp gitmiştir.)
Hadis-i Şerif:
Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu: "Kişi dört şeye inanmadıkça mü`min olmuş
sayılmaz: Allah`tan başka ilah olmadığına ve benim Allah`ın kulu ve elçisi
Muhammed olduğuma, beni (bütün insanlara) hakla göndermiş bulunduğuna
şehadet etmek, ölüme inanmak, tekrar dirilmeye inanmak, kadere inanmak
KÜTÜBÜ SİTTE
-----------------------------------------------------------------------------------------
İMAMIM RABBANİ MÜCEDDİD'İ ELFİSANİ H.Z. CİLT 1 MEKTUP 163 BUYURUYORLARKİ:
İslam ve küfür ,dünya ve Ahiret birbirlerinin zıddıdır.
iki cihan saadeti ancak,SÜNNET'İ RASULULLAH (s.a.v)e TABİ olmakla ve küfrün adetlerinden uzak kalmakladır.
İslam ile küfür birbirinin zıddıdır;birini getirmek diğerinin gitmesine sebebtir.
Bu iki zıddın birleşmesi mümkün değildir;birine itibar etmek diğerini horlamaktır.
ALLAH'Ü TEALA hulk-u azim sahibi olan Peygamberimize''kafirlerle cihad ve onlara karşı şiddet" ile emir buyurdu şu halde onlara karşı şiddet göstermek ahlakın büyüğüdür.
Kafiri hoş tutan kimse müslümanı hor eder, kafirlere mecliste yer verip onlarla konuşmakta itibardır.Onları kelb gibi aşağılamak lazımdır.
Eğer dünya işinden bir şey onlar olmadan olmazsa ,yine itibar etmeden zaruret miktarı ülfet etmelidir.
İslamın kemali ise dünya menfaatinden geçip onlara ülfet etmemektir.Çünkü ALLAH'Ü TEALA onları kendisine ve Peygamberine düşmandır buyurdu.
Şu halde Allah'ın ve Rasulü'nün düşmanlarıyla ülfet büyük cinayetti.Bu düşmanlarla görüşmek zillettir.Zira şer-i ahkam'ın za'fına, küfrün güçlenmesine yarar.
En büyük zarar:ALLAH'Ü TEALANIN düşmanlarıyla dostluktur.Çünkü bu HAK TEALANIN VE RASULÜ'NÜN düşmanlığına sebepdir.
Bir kimse kendisini ALLAH VE RASÜLÜNÜ tasdik etmiş müslüman bilirde ,bu gibi hareketlerinin (kafire itibar etmesinin)kendisinde,İslam devletini yerinde bırakmadığını bilmez.
İmansızın işi ,İslam'ı ve Müslümanları istihza etmek ,fırsat buldukça İslam'ı Müslümanlardan kaldırmaktır.
'Haya imandandır' hadis'i şerifi icabı onların hallerini kerih görüp ,kendilerini hakir tutmalıdır.Bunlardan alınan cizye'den muratta hakarettir.
İslam devletinde kemalin alameti ,kafirlere buğuz ve onlara karşı koymaktır.
Allah'ü Teala kitab-ı keriminde onlara (neces)(bizatihi necaset)buyurmuştur.Müslümanların nazarında necaset gibi görülmeleri lazımdır.Sohbetlerinden sakınıp ,meclislerini kerih görmelidir.
Onlardan bir şey sorup onunla amel etmek ,düşmanlara büyük rabet olur.
--------------------------------------------------------------------------------------------
Peygamber Efendimiz de Şöyle buyuruyor: ومثل
الجليس
الصالح
والجليس
السوء كمثل
صاحب المسك و
كير الحداد
لا يعدمك من
صاحب المسك
اما أن
تشتريه أو
تجد ريحه
وكير الحداد
يحرق بيتك أو
ثوبك أو تجد
منه ريحا
حبيثة "
"İyi arkadaş ile kötü arkadaşın misali misk taşıyan ile körük çeken insan gibidir. Misk sahibi ya sana kokusundan verir veya sen ondan satın alırsın. Körük çekene gelince ya elbiseni yakar, yahutta sen onun pis kokusunu alırsın."
Küfür ehli ile muamele üçe ayrılır:
1-Tevelli:Kafirlerin inançlarını,örf ve adetlerini sevmek;onlara yardımda bulunmak insanı ''küfre'' götürür.
2-Muvalat:Yani haram muamele;bir mecliste kafiri yukarı yere oturtmak,yani ona ta'zimde bulunmak,hürmet göstermek,ona karşı ayağa kalkmak,''Efendim'',''Seyyidim'' gibi saygı ifade eden kelimeler kullanmak,yolda giderken onlara saygı gösterici davranışlarda bulunmak ''kebair günahtır.''(Alimler ve idareciler bunu yaparsa ulema-i İslamın ekserisine göre küfrü mucibtir)
3-Caiz olan,haram olmayan muamele:Bu kısma giren muamele çeşitlerine şunlar misal verilebilir:Bir müslüman kafir olan anne-babasına ve kafir akrabalarına sıla-i rahimde bulunması ve onların ''maddi'' ihtiyaçlarını karşılaması..Kafirlerle ticaret yapmak,onlardan san'at öğrenmak,onların fenne ve san'ata dair yaptıkları aletleri,teçhizatları,silahları almak ve o sanatları daha da geliştirmeye çalışmak caizdir(Bu da daha çok devleti,sanayi ve ticaret erbebını ilgilendirn bir husustur.)
Hem,caiz olan muamelede bile; sır vermemek şartı vardır(Fıkha müracaat ediniz)
İşte bu üç madde birbiriyle ''iltibas'' edilmemelidir.
_______________________________________________________________________
Yaz güze ve kışa yer vermesi ve gündüz akşama ve geceye değişmesi kat'iyetinde,gençlik dahi ihtiyarlığa ve ölüme değişecektir.
Ey uykuda iken kendilerini ayık zannedenler! Umûr-u diniyede(dini işlerde) müsamaha veya teşebbühle medenîlere yanaşmayın. Çünki aramızdaki dere pek derindir. Doldurup hatt-ı muvasalayı temin edemezsiniz. Ya siz de onlara iltihak edersiniz veya dalalete düşer boğulursunuz.(Risale-i Nur,Mesnevi-i Nuriye)
Şu günlerde,kafirlere dini işlerde yanaşanlara karşı yapılan manidar bir ikaz!!
Cenab-ı Hak,cümlemizi kafirlerin hilelerinden kurtarsın!!
____________________________________________________________________
Yaz güze ve kışa yer vermesi ve gündüz akşama ve geceye değişmesi kat'iyetinde,gençlik dahi ihtiyarlığa ve ölüme değişecektir.
-------selam ;;;bu anlattiklariniz ----fikih ile alakali deyil akaid ile ( itikat )
alakali mevzudur
tesekkurler
allah razı olsun secencel çok güzel açıklanmış izahatta bulunulmuş ellerine sağlık mevla ebeden razı olsun senden