Bölümler | Kategoriler | Konular | Kitaplar | İletişim


Allah rızası için dua edin

selamün aleyküm dostlarım, kardeşlerim, ablalarım, abilerim...

bu forumu nereye açacağımı bilemedim yanlış yapmışsam kusuruma bakmayın hakkınızı helal edin... son günlerde iyi değilim hemde hiç iyi değilim, içim çok sıkılıyor, çok yalnızım Rabbimden ziyade kimse yok ve bu yalnızlık beni resmen kemiriyor... düşünüyorum Rabbim bana yeter diye ama bir zaman geliyor insan yanında birilerini arıyor... sıkıntılarım üst üste gelmiş durumda Allah rızası için dua edin benim için, sizler ağzı dili dualı insanlar lütfen dualarınızdan beni eksik etmeyin... bir süredir siteyede giremiyordum... hakkınızı helal edin...

selam ve dua ile... Allah'a emanet olun

Yalnizlik Allah CC a mahsustur kardesim. Dertler tasalar kederler gamlar bizler icin, fakat dinlenmek uzre geldigimiz ve golgelendigimiz su agacin altinda kalacak kadar bir omur icin tasalanmaya kedere gerek yoktur. Eger bir uzuntumuz olacaksa veya bir seyler bize keder verecekse o sey milyonlarca insanin Rabbini tanimadan veya taniyip ta biraz olsun yasamadan bu agacin altindan gitmesi olmalidir. Herkes kendine gore bir hizmet mesgalesi bulursa biiznillah Cenab i Hak onun sadrini ferahlatir ve onu yalniz birakmaz. Cenabi Hak herkese bir hizmet mesgalesi nasib etsin.Amin.

Nasil yasiyoruz,Nicin yasiyoruz,Nasil olecegiz,Nicin olecegiz.Cevap belli.Vesselam

Kainatın küçültülmüş bir şekli olan insan,binbir ism-i ilahiyyenin tecellesi gereği;halden hale girer.Kimi zaman neşeli, kimi zaman hüzünlü,kimi zaman sıkıntılı olur ve hakeza...
İşte bu hakikati düşünüp rahatlamalıdır.
Hem inşirah suresi 6.ayettte şöyle bir teselli bulabilirsiniz:

6) HER GÜÇLÜKLE BERABER MUTLAKA BİR KOLAYLIK VARDIR


إِنَّ مَعَ الْعُسْرِ يُسْرًا (6)



6) Gerçekten güçlükle beraberdir kolaylık.



Evet, her güçlükle beraber mutlaka bir kolaylık vardır.



Hasan-ı Basri ve Katade diyorlar ki: “Bir gün Rasulullah (s.a.v.) sevinçli ve gülümser bir halde çıkıp geldi. Sahabelere şöyle buyurdu: “Elbette ki bir zorluk iki kolaylığa galip gelmeyecektir. Elbette ki bir zorluk iki kolaylığa galip gelmeyecektir. Zira: “Demek ki, gerçekten güçlükle beraberdir kolaylık. Gerçekten güçlükle beraberdir kolaylık.” (İnşirah: 94/6-7) buyurulmaktadır.

Ayet-i kerimelerde “güçlük” manasına gelen Usr ile kolaylık manasına gelen Yusr kelimeleri ikişer defa zikredilmiştir. Fakat bunlardan usr kelimesi eliflamlı olarak zikredildiği için belirlidir. Bu itibarla her iki usr kelimesi de aynı şeydir. Yusr kelimesi ise nekre olarak zikredildiği için ayrı şeylerdir. Bu sebeple ayetlerin ifadesinde tek bir zorluğa karşılık iki kolaylığın bulunduğu zikredilmiştir.

Abdullah b. Mesud diyor ki: “Zoruk bir deliğe girecek olsa kolaylık peşinden gelir, oraya girer. Zira Allah Teala “Demek ki, gerçekten güçlükle beraberdir kolaylık. Gerçekten güçlükle beraberdir kolaylık.” (İnşirah: 94/6-7) buyurmaktadır.

Rasulullah'ın zor şartlar içindeki durumunun pek fazla sürmeyeceği ve yakında şartların değişeceği tekrarlanmıştır. Darlıkla ferahlığın birarada bulunması zahiren tenakuzdur. Çünkü iki zıt şey birarada bulunmaz. Ama darlıktan sonra ferahlık olabilir. Darlık ile ferahlık kelimeleri bu anlamda kullanılmıştır. Darlıktan sonra ferahlık o kadar yakındır ki birbirine birleşik gibidir.[1]

Gerçekten bu, doğruluğu pekiştirilmiş bir durumdur. Yüce Allah bu pekiştirmeyi "kolaylık" ve "zorluk" sözcüklerini kullanarak tekrarlıyor.

Bu "tekrarlama" gösteriyor ki, Hz. Peygamber o sıralarda, bu düşünceyi ve bu hatırlatmayı gerektiren bir zorluk, sıkıntı ve meşakkat içinde bulunuyordu. Yüce Allah'ın önem verdiğini gösteren görüntülerin canlandırılmasını, O'nun himayesini kanıtlayan izlerin sergilemesini ve bütün pekiştirme çeşitleri ile bu tür pekiştirmeyi gerektiren sıkıntılar içinde kıvranıyordu. Hz. Muhammed'in ruhuna bu kadar ağır gelen şeyin elbette büyük bir problem olacağı ortada idi.

Sonra kolaylaştırma noktalarına, göğsünün açılma nedenlerine uzun ve yorucu yolda azık ve su içme yerlerine ‏şerefli yönlendirme gelmektedir.[2]

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır diyor ki: "Evet, zorlukla beraber bir kolaylık var". Bu da evvelkini vurgulamakla beraber yeni bir başlangıç ile vaadden vaade genelleme halinde bir vurgudur. Bunda “El”in istiğrak için olması gerekir. Fakat önceki istiğrak için olduğuna göre bu ona işaretle ahd için olur ve şöyle demek olur: Evet, o her zorlukla beraber bir kolaylık vardır. Yani o zorluğa göğüs gerilip aşılırsa o kolaylığa erilir. Çünkü kolaylığın var olmasından herkesin de mutlaka ona ermesi lazım gelmez. O kolaylığa inanıp, o zorluğa ehemmiyet vermeyip de Allah'ın izniyle sabır göstererek dayanan ona erer. Nitekim "Ve'l-Leyli" Sûresi'nde "Kim malını Allah yolunda verir ve takva yolunu tutar ve en güzeli de tasdik ederse, biz onu en kolay yola muvaffak kılacağız." (Leyl: 92/5-7) buyurulmuştur. Şu halde bundan sonra da bir zorluğa tesadüf edersen onu da başka bir kolaylığın izleyeceğini veya beraberinde bir kolaylık bulunduğunu bil, bu vaadi tasdik et de o zorluktan yılma. Onu da gönül hoşluğuyla karşıla. Burada "Mea: beraber" "Ba’de: sonra" mânâsınadır. Zira zorluk ve kolaylık zıt şeylerden olduğu için bir arada bulunmaları caiz olmaz. Bir yere peşpeşe ve ard arda gelirler. Şu kadar ki bir yere varmaları itibarıyla beraber imiş gibi de düşünülebilirler. Yani bir yönden zor görünen bir şeyde diğer yönden bir kolaylık vardır. O şeyi, bu kolay yönünü bularak yapabilen kolaylığına erer. Her zorluğu bir kolaylığın izleyeceğine inanmak da o zorluğun yalnız sonunda değil, beraberinde de bulunan bir kolaylık yönüdür. Bu itibarla "en güzel"i tasdik eden ve ona göre çalışan müminler için her zorlukta iki kolaylık var demektir ki, bunun birine dünya kolaylığı, diğerine ahiret kolaylığı demek uygun olur.

Rivayet olunmuştur ki, Resulullah (s.a.v) bu âyet inince ferahlık ve neşe içinde gülerek çıkmış, "bir zorluk iki kolaylığı yenemez", "Zorlukla beraber bir kolaylık vardır, zorlukla beraber bir kolaylık vardır."[3] diyordu. Bu mânâ çoğunlukla zorluk mânâsına gelen "usr" kelimesinin belirli, kolaylık mânâsına gelen "yüsr" kelimesinin belirsiz olmasıyla izah edilmiştir ki bu izah, ikinci usr kelimesindeki "lâm"ın ahit mânâsında olması düşüncesine dayanır. Bununla beraber bu daha çok bu âyetlerin üstündeki ve altındaki "fâ"larla öncesi ve sonrasıyla olan irtibat ve bağlılıktan anlaşılmaktadır. Ahd ise, önceki "usr" kelimesinde açık veya dolaylı olarak anlaşılan genelliğin ahdi olmalıdır. Her zorlukla beraber kolaylığın bulunabilmesini de açıkladığımız gibi tartışmasız olarak anlamak mümkündür. Yani kolaylığın var olması, onun herkes için meydana gelmesini gerektirmez. Mesela, "kâfire ölüm ve cehennemde ne kolaylık var?" gibi bir soru sorulamaz. Sorulsa, "cennet vardı ama o iman etmedi" diye cevap verilir.

Usr kelimesinin başındaki "lâm"ın umumilik ifade ettiğine ve imanın şart olduğuna şu olay da delil olur: Imam Malik Muvatta'da Zeyd b. Eslem'den rivayet etmiştir ki, Ebu Ubeyde Hz. Ömer b. Hattab (r.a.)'a yazmış, Rumlar'ın çokluğunu ve onlardan korktuğunu, endişe duyduğunu anlatmıştı. Hz. Ömer (r.a.) de ona: "Şu muhakkak ki mümin bir kalbe herhangi bir sıkıntı inerse yüce Allah ona bunun arkasından bir rahatlık verir ve bir zorluk iki kolaylığı yenemez."[4] diye yazmıştır. "Mümin bir kalbe" denilmekle imanın gereği olan gönül huzuru ve sabra da işaret vardır. Onun için, sızlanan müminin ahiret sevabını kaybetmesi de bu genel mânâ ile çelişki teşkil etmez. Bununla beraber hepsinde de hükmün genelliği yine Allah'ın dilemesi kaydına bağlıdır. Muvaffakiyet ondandır. Onun için bu hüküm ve vaadi hem ileriye genellemek ve dallara ayırmak, hem de Allah'ın lütfuna dayandırmak akışı içerisinde buyuruluyor ki:”[5]

--------------------------------------------------------------------------------

[1] Mevdudi-Tefhimu’l-Kur’an, İnsan Yayınları: 7/159.

[2] Seyyid Kutub, Fizilâli’l-Kur’an, Dünya Yayınları: 10/507-508.

[3] Muvatta, Cihad: 6.

[4] Muvatta, Cihad: 6.

[5] Elmalılı M. Hamdi Yazır, Hak Dini Kur’an Dili, Azim Yayınları: 9/300-302.

_______________________________________________________________________
Yaz güze ve kışa yer vermesi ve gündüz akşama ve geceye değişmesi kat'iyetinde,gençlik dahi ihtiyarlığa ve ölüme değişecektir.


Serbest Kürsü

MollaCami.Com