Bölümler | Kategoriler | Konular | Kitaplar | İletişim
israf
[nvay]israf
Yasamak için tüketmeli tüketmek için yasamamali
insansiz tüketim, tüketimsiz insan olmaz. Günlük hayatin karmasik bir yapi kazanmasinda oldugu kadar yalinlastirilmasinda da tüketimin oldukça önemli bir yeri vardir. Her kültür kendine özgü bir tüketim ve yasama biçimi gelistirir. Kutsal kaynaklardan beslenen kültürlerde, insanlar yasamak için tüketirler. Ölümden sonra dirilmeye inanmayan kültürlerle yogrulan insanlar ise, tüketmek için yasarlar.
Kutsal kültürün belirleyici oldugu bir toplum yapisinda, Allah disinda herseyin gelip geçici olduguna inanilir. Yalnizca görünen dünyaya inanan insan için, tüketim herseyin ölçüsüdür. Onlar mutlulugu, durmadan artirmaya çalistiklari tüketimde ararlar. Onlar için, gece gündüz durmadan tüketmek, mutlulugun oldugu kadar basarili olmanin da en önemli göstergesidir.
Modern toplumda, hayatin her alanina egemen olan israf, gerekli gereksiz durmadan tüketimi körüklemenin önlenmesi mümkün olmayan dogal sonucudur. israf, tüketim ekonomilerinin lokomotifidir. Tüketim ekonomisinin odak noktasinda ise, insani israf bagimlisi kilan pazarlama yöntemleri ve medya vardir. israf bagimlisi olmak, sigara tiryakisi olmaktan çok farkli degildir.
Hafta içinde TRT 2\'de Prof. Dr. M.Kemal Öke\'nin sunumunu ve görsel iletisimde zengin birikim sahibi Sule Durmaz\'in yapimciligini yüklendigi, Avrasya ekseninde genis bir alana yayilmis Anadolu insani tarafindan ilgiyle izlenen \"Düsünce Ekseni\" isimli programinda, Prof. Dr. Mehmet Akif Eyler ve Prof. Dr. Ahmet Tabakoglu ile birlikte bütün toplumlarin ortak derdi haline gelen, \"israf ve yol açtigi sorunlari\" tartistik.
Parçalardan bütüne, bütünden parçalara bakmanin oldukça güçlestigi bir dönemde, israfin yol açtigi sorunlar katlanarak artiyor. Gösteris yarisi içinde kutsal kültürle baglarini yitiren modern insan, ayni Goethe\'nin Faust\'u gibi, sinirsiz isteklerinin pesine düserek, hem iç hem de dis dünyasinda onulmaz yaralar açiyor. Kutsal degerlerden soyutlanan tüketim çilginligi, bütün insanligin ruhunu öldürdü.
Faust\'a özenerek, sonu gelmez tüketim tutkusuyla kivranan modern insan, dünyayi yoksullastirdi. israf içinde hayat bütün boyutlariyla anlamini yitirdi. Gelecek nesillerin modern insani anlatmak için, \"israf içinde yüzer ve televizyonda Hollywood ya da Brezilya dizileri izlerdi\" demeleri yeterli olacaktir. Medya bulasici bir hastalik gibi, israf hastaligini bütün dünyaya yayiyor.
Yirminci yüzyilin ana sorunu, her alani kusatan israf salgininin kontrol altina alinmasidir. israfin yol açtigi yoksullugun önüne geçmeden, hayatin yasanir kilinmasi mümkün degildir. israf yoksullugun oldugu kadar yolsuzlugun da anasidir. Kaynaklarla birlikte zamani da israf edenler, hayatin zenginlesmesine hiçbir katkisi olmayan yapay ihtiyaçlarin pesine düserler.
israfin kaynaklari kurutulursa, gerçek ihtiyaçlari karsilamakta hiçbir güçlük çekilmez. Toplumdaki harcamalar beslenme, giyinme ve korunma gibi karsilanmasi zorunlu ihtiyaçlari asmazsa, herkes için, tedirginlikten uzak, huzurlu bir hayatin kapilari kolaylikla açilabilir.
Dünyadaki yoksullugun kaynagi, tüketmek için yarisanlardir.
N.Nurdogan[/navy]
Selam Sevgi ve Dua ile :)