Bölümler | Kategoriler | Konular | Kitaplar | İletişim
İçimize gelir bahar!..
İçimize gelir bahar.
Yol kenarında bir kelebek; çiçekler kadar sessiz, çiçekler kadar ince ve rengarenk. Sanki uçan bir çiçek. Erik ağacının elleri dolu. Kirazlar da süslenmiş. Şeftaliler renk renk giyinmiş. Sanki bir müjdeyi getirir gibi. Sanki içi içine sığmıyor gibi toprağın. Unutulanların hatırlandığını hatırlar insan. Kurumuş kemik gibi ağaçlar yeniden cana bürünür, taze tenler giyer, yine göğe ve güneşe selam verir. Toprağın karanlığına düşmüş tohumlar göz göz açılır, kabuklarından sıyrılır, gün yüzüne çıkar, çiçek çiçek giyinir.
İçimize gelir bahar.
Yeniden diriliş sergisidir bahar. Yine yeni yeniden can oluş demidir. İçimize ebed müjdesinin dokunuşudur. Ruhumuza yeni tenlerin sarılışıdır. Gülün bülbülün sedâsını son yaprağına yeni bir yaprak eyleşidir. Zamanın kanatlanışıdır bahar. Canların sonsuza dokunuşudur. Sonsuzluğun toprağı yoğuruşudur. Güllerin sesten yapraklar giyinmesidir. Aşığın maşuka varışıdır. Maşukun aşıktan Mevlâ’ya varışıdır.
İçimize varır bahar.
Sanki uzak dağlardan kuşlar çağırılmıştır. Kanat kanat çoğalırlar, cıvıl cıvıl hayatlanırlar. Sanki Yûsuf[as] kuyudan kurtarılmıştır. Rüyâlar bir bir gerçekleşir, hayâller kanatlanır. Sanki Eyyûb’un[as] yaraları iyileşmiştir. Ten cana kavuşur, can tene kanar. Sanki Yûnus[as] balığın karnından çıkmıştır. Gece göğe yakınlaşır, deniz cana boğulur, sular da sızlar. Sanki Mûsa[as] kızıl denizi aşmıştır. İncecik kökler taşları yarar, dal uçlarında nice nice şehrâyin başlar. Sanki Muhammed[asm] yeryüzüne inmiştir. Ruhlar kanatlanır, varlık sevinir, yokluk yokluğuna yanar.
İçimizde yeşerir bahar.
Dağ dağa kavuşur. Mekan ve zaman yakınlaşır. Taşların gözleri yaşarır. Katılıklar bir tarafa bırakılır. Sular yokuşa akar. Irmaklar dal uçlarına varır. Ateşler yakmaz olur. Güneşten yapraklara serinlik değer. Güneş batıdan doğar. Ufukları ölüm rengi kaplamışken, hayat yeniden başlar. Yapraklar göğe düşer. Hazanda sararıp solanlar renklere bürünür, toprağa düşenler yeniden göğe bakar, güneşi selamlar.
İçimize doğar bahar.
Yer göğe ağar. Rüzgâr müjdeler fısıldar, tohumlar yağmurların ellerinden tutar. Rahman arzı göğe denk tutar. Arzın göğsüne çiçekten yıldızlar takar. Tohumlar gök çekimine tutulur; yükselir, neşelenir, dirilir, çiçeklenir, meyvelenir. Dal uçlarında yeniden buluşur bulutlar ve sular. Gök yere sığar. Yıldızların sıcacık selâmı değer toprağa. Güneş çiçek çiçek renklerini seyre dalar. Ay yüzünü yıkar nergisin baktığı sularda. Bulut rüzgâra sarılır hasretle. Rüzgâr saçlarını dağıtır bebeğin, yüzünü okşar annenin.
İçimizde güler bahar.
Göller güllerde ağırlanır. Güller göllerde ağlaşır. Bir gül göle düşer; göl harlanır. Bir göl güle düşer; gül düşlenir. Yüzler yüzlere değer. Tebessüm menekşe kokulu bir yâr olur; yâr yüzünde hüzün pârelenir. Menekşe tebessüm ışıltısında bir bahar olur; baharın gözünde toprak harelenir. Lâleler Leylâlara dil olur; çöller yeşillenir, Leylâ Mecnûn’a çöl olur. Mecnûn Leylâ’yı yol eyler; Leylâ yüzüne varıp Mevlâ ile söyleşir. Dağlar Ferhad’a şirin gelir; dağlar Şirin’le söyleşir. Kerem yoklukta aslını bulur, Aslı varlığı Kerem bilir. Yokluk varlığa yüz sürer.
İçimize güler bahar.
Ölüler yeniden dirilmiş gibi. Dudaklara müjdeler değmiş gibi. Kalplere teselli gelmiş gibi. İbrahim’in[as] kuşları yeniden dönmüş gibi. Muhammed’in[asm] sonsuzluk duası hepten kabul olmuş gibi.
İçimizde bahar.
İçimize bahar.
İçimiz bahar.
Çok hoş tasvirlerle dolu olan bu yazıya şöyle bir ifadeyle katkıda bulunabilmek isterim:
''Bahardan sor; bak nasıl, "Yâ Hannân, yâ Rahmân, yâ Rahîm, yâ Kerîm, yâ Latîf, yâ Atûf, yâ Musavvir, yâ Münevvir, yâ Muhsin, yâ Müzeyyin" gibi çok esmâyı işiteceksin.(Risale-i Nur'dan)
_________________________________________________________________________
Yaz güze ve kışa yer vermesi ve gündüz akşama ve geceye değişmesi kat'iyetinde,gençlik dahi ihtiyarlığa ve ölüme değişecektir.
Paylaşıma olan katkınız için teşekkür ediyorum yolcu kardeşim,
Selam ve dua ile...
------------------------------------------------------------------------------
"Yağmurlardan sonra büyürmüş başak; meyvalar sabırla olgunlaşırmış..."