Bölümler | Kategoriler | Konular | Kitaplar | İletişim


Yalanın ipuçları...

YALANIN İPUÇLARI

Günlük hayat içerisinde kimi zaman gerçek his,tutum ya da tercihlerimizi saklamak,kimi zaman bireysel çıkarımlar elde etmek,kimi zamansa yaptığımız hataların cezalandırılmasından kaçınmak adına yalanlar söyleyebiliyoruz. Söylediğimiz bu yalanlarla burnumuz pinokyo misali uzamasa da,uzmanlar bazı ipuçlarının bizleri yalan söylediğimize ilişkin ele verdiği söylüyor.
1.)Mikro ifadeler:duygusal olarak heyecan uyandırıcı herhangi bir olay sonrası ilk saniyede verdiğimiz istem dışı yüz ifadeleri. Bu tepkileri kontrol edebilmemiz çok zor. Dolayısıyla,gerçek hislerimizin bir yansıması olarak oldukça bilgilendirici kabul edilebilir. Örneğin,birine bir konu hakkında fikrini sorduğumuzda öncelikle kaşlarını çatmış hemen ardından gülümseyerek bize katıldığını söylemişse yalan söylediğini düşünebiliriz. Çünkü verdiği ilk mimik üzerinde kontrol sahibi değilken, belli bir süre sonrasında verdiği yüz ifadesi bilinçli bir kontrolün ürünü oluyor.
2.)Sözel olmayan ifadelerin birbiriyle uyumsuzluğu:Yüz ve beden ifadelerinin tümünü aynı anda kontrol edebilmek mümkün olmadığından yalan söyleyen bir kişi örneğin yüz mimiklerini uygun bir şekilde ayarlayabilse bile karşısındaki kişinin gözlerine bakmaktan çekinebiliyor. Psikologlar,ağız ve çevresindeki mimikleri dilediğimiz gibi şekillendirebildiğimizi belirtirken,gözlerimiz üzerinde bu denli bilinçli bir kontrol yetimizin olmadığını vurguluyorlar.
3.)Göz teması:Yalan söyleyen kişiler gözlerini genellikle daha sık kırpıyorlar ve göz bebekleri doğruyu söyledikleri zamanlarla karşılaştırıldığında görece büyüyor. Kimi zaman, yalancı dürüst bir insan taklidi yaparak normalden daha fazla göz teması da kurabiliyor. Böyle durumlarda göz teması kurmaktan kaçınmamaya çalışırken, istemsiz olarak bunu abartabiliyor.
4.)Ses tonunda değişim:Yalan söyleyen kişilerin ses tonlarında bir yükseliş gözlemlenebiliyor. Bunun yanı sıra herhangi bir soruya verecekleri yanıt süresi uzayıp, olayları anlatırken sıkça duraklayabiliyorlar.

(Kaynak:Baron, R.A.& Kalsher,M.J. (2005). Psychology from science to practice. sf: 432)

Bilim ve Teknik Dergisi Nisan 2007, s.70

hııımm bundan sonra insanlarla konuşurken dikket edeyim bakalım yalan söyleyeni anlaya bilecekmiyim :)


Eline sağlık kardeşim mevla yalandan korusun. Peygamber efendimiz MÜ'MİN YALAN SÖYLEMEZ YALAN MUNAFIKLIK ALAMETİDİR. buy.






Bu dava saldırgan küfre ve onun zehirli oklarına karşı zırhlı ve tulgalı erlerden kurulu ordu yetiştirme davasıdır...

Amin kardeşim, böyle bir alışkanlığı olanlar inşallah terk ederler,nasıl olsa artık anlıyoruz yalan söyleyenlerin nasıl tavır içerisinde olduklarını....

Bir soru..

Konu yalan olunca..şimdi şarküterinize gittiniz, peynir veya yoğurt alacaksınız, ne alacaksanız tadına da bakıyorsunuz, sonra soruyorsunuz bu nerenin yoğurdu veya peyniri doğal olarak tercihiniz kendi memleketinizin ürünlerini almak istersiniz değilmi.. satıcının her zaman aynı yörenin ürünlerini bulundurması mümkün değil fakat,sizin tercihinizin hangi ürünler olduğunu bildiği için oda diyorki bu şuranın bu filan yerin ürünü şimdi bu yalana girer mi girmezmi, esnaf olduğumuz için çok sık karşılaşıyoruz..

Hanım sahabilerden Esma binti yezid r.a. Validemiz bir gün resulullah efendimizin yanına gelerek Ey Allahın resülü bizlerden biri canınımızın çektiği yemeğe davet olunduğu zaman iştahım yok dese bu söz yalan sayılırmı dedi Resulü ekrem hiç şüphesiz yalandır.Yalan olarakda yazılır buyurdu.

S.Faruk kardeşim, yalan söylemenin caiz olduğu 3 yer vardır:
1. Harpte düşmanı yanıltmak için ,
2.Kişinin karısını idare etmesi için,
3.İnsanların arasını bulmak için yalan söylemek caizdir.
"Insanların arasını bulmak için hayır söyleyen ya da hayır söz taşıyan yalancı değildir". Tirmizî, Birr 26)

Bunların dışında da bir maslahâta binaen caiz olabilir. Meselâ yanında saklanan birisini öldürmek isteyen bir zalime, sorduğunda bilmiyorum demesi ittifakla vaciptir.

Esnaf sattığı ürünleri -olmadığı halde- "bu filan yerin ürünüdür" diye satması, soranları tasdik etmesi misal olarak söylüyorum "bu Konya'nın etli ekmeği midir, diyene olmadığı halde "Evet öyledir" demesi sizce yalana girmez mi? Elinizde müşterinin istediği bulunmayabilir, bunu müşteriye söylemeniz size müşteri kaybettirebilir, haklısınız. Ancak müşteriyi kandırdınız, ve o da bunu anladı, o zaman size olan güveni kalır mı dersiniz?
En güzeli dürüst olmaktır, doğruyu uygun bir lisanla izah etmektir...Ama doğruyu..

Faruk Aktaş,Bahri Umman kardeşlerim teşekkür ediyorum, Cenabı Hak bizleri dosdoğru olmayı ve doğrudan ayırmasın..
selametle.


Serbest Kürsü

MollaCami.Com