Bölümler | Kategoriler | Konular | Kitaplar | İletişim
Hüseyin'in Anasi
[navy]Hüseyin'in Anasi
Yil 1915, yagmurlu ve serin bir sonbahar gecesi... Canakkale Savasi kazanilmis fakat milletin harim-i ismetine el uzatmak isteyen bakisi bulanmis yedi düvelle karsi harp bütün siddetiyle devam etmektedir.
Bir zamanlar yedi iklime dal budak salarak "Devlet-i ebed müddet" namiyla buyruk yürüten Osmanlinin kök sehri bu defa baska bir faaliyete sahne olmaktadir.
Biyiklari yeni terlemis yagiz delikanlilar istasyonda vagonlara dolusarak "yurdunu alçaklara çignetmemek için" frenk isgalcileri ile yaka paça olma azirligindadirlar.
Trenin kalkisi için kampana çalismis, istasyon hareketlenmistir. Bu arada sik sik çakan simsekler, istasyonun bir kösesinde dimdik ayakta duran yasli bir Türk anasinin abidelesmis siluetini nazara vermektedir. Yagmura ve soguga aldiris etmeden orada bir sutun gibi bekleyen bu kadinin hali kumandan Abdulkadir Bey'in dikkatini ve hürmetini celbeder. Bir kosu yanina kadar gidip bir isteginin olup olmadigini sorunca ihtiyar kadin, bir tekmil verme edasi içinde "Sögütün Akgünlü köyünden Mehmet oglu Hüseyin" in annesi oldugunu ve aslanini selametlemeye geldigini söyler.
Kumandan, yüzünde sanki asirlarin çilesi bulunan bu mubarek ananin duasini alabilmek için Hüseyin'ine haber yollatir. çagirildigini ögrenen genç delikanli hemen segirterek anasinin haritalasmis mubarek ellerine sarilir.
Cileli ana cigerparesini parçalarcasina bagrina son bir kez daha basip koklar ve ardindan tarihin durup dinledigi su sözleri söyler:
"Hüseyinim yigit oglum benim... Dayin sipka'da, baban Dimetoka'da, agalarini sekiz ay evvel Canakkale'de sehit düstüler. Bak son yongam sensin! Minareden ezan sesi kesilecekse, camilerin kandili sönecekse sütüm sana haram olsun, öl de köye dönme!. Yolun sibka'ya ugrarsa dayinin ruhuna fatiha okumayi unutma. Haydi ogul Allah yolunu açik etsin"
Bu sözler, bir Türk anasinin hayatta kalan son evledina nasihatleridir.Komutan, Bu suur abidesi kadinin sözleri karsisinda donakalir. Gayr-i ihtiyari sorar: "Demek sizin ailenin erkekleri hep sehit oldular öyle mi?"
Basimiza taç yapacagimiz ihtiyar ananin su cevabi ise komutan Abdülkadir Beyin iliklerine isleyecek kadar ibretlidir:
"Yalniz bizim ailenin degil ogul, bizim köyün mezarligina elli yildir delikanli gömülmedi. Vatan sagolsun da, Hepimiz ölelim ne çikar?..."
Alinti[/navy]
Selam Sevgi ve Dua ile :)