Bölümler | Kategoriler | Konular | Kitaplar | İletişim


BABA, Kizi ve Damadi?

[navy]BABA, Kizi ve Damadi?

Buhari'deki Ali bin Ebi Talib rivayetlerinden birisine göre; Fatima validemizin ellerine degirmen çevirmekten dolayi bir rahatsizlik gelmisti. Bu durumunu babasina izah etmek ve kendisi için bir yardimci tahsis etmesini istemek için huzura varmis ve ne yaziktir ki mahzun dönmüstü? Zira mübarek babasi, disaridaydi. O da bunun üzerine yara bere içindeki yorgun avuçlarini Hz. Aise'ye açarak derdini anlatti. Babasina anlatmasini ve sayet imkani varsa hiç olmazsa rahatsizligi geçinceye kadar kendisine bir yardimci gönderilmesini rica etti?

Kizinin maruzatini duyar duymaz, kizi ve damadinin kapisina vardi Sevgili Efendimiz (sav)? Hadis kütügünde Hz. Ali\'nin rivayetiyle aktarilan cümle çok hos: "Bunun üzerine Nebi salla'llahu aleyhi ve sellem bize geld\" diyor, Allah\'in arslani... "Bize geldi?" cümlesini birkaç kere tekrar ediyorum içimden, ne büyük devlet! Biz kim? Esi Hz. Fatima, evlatlari Hasan ve Hüseyn ile kendisi. Ya Efendimiz (sav)'in, meseleyi duyar duymaz çikip kizinin ve bilcümle evlatlarinin yanina gitmesi? Merakli ve hüzünlü hatta belki de telasli diyebilecegimiz bir sekilde, "duyar duymaz" evlatlarina kosan bir baba?

"Ve bizi yatagimizda buldu. Hemen ben kalkmaga davranirken Resulullah bize; Yerinizde durunuz! Buyurdu. Ve ikimizin arasina oturdu. Hatta ben, gögsümün üstüne dokunan iki ayaginin serinligini hissettim?" diye devam ediyor rivayet Hz.Ali'nin dilinden.

Efendimiz (sav) iste bu genç aileyi bu kadar candan seviyor, adeta canindan bir parça biliyordu. Onlarin dösekleri, Efendimizin belki de dünyada kendi yatagi disinda oturdugu tek yatak. Örtülerinin altina girdigi tek ev? Muhtemelen ayak uçlarindan dogru aralarina oturmus Efendimiz (sav), kalkmayiniz, yerinizde kaliniz demis. Bu büyük bir iltimas ve büyük bir ikram; zira, aralarina sokulan kisi Kainatin Efendisi, Allah Teala'nin "Sen olmasaydin alemleri yaratmazdim\" diye hitap ettigi Sevgili'si, Habib'i?
Mübarek ayaklari, genç çiftin arasina dogru uzanmisti, hatta ara ara, damadi ve oglu gibi bildigi Hz.Ali'nin gögsüne degiyordu. Öyle ki, "serinligini gögsümde hissediyordum" diyor Allah'in Arslani.

Hayati boyunca herkese karsi oldukça nazik, kibar ve ölçülü davrandigi bütün tarihler tarafindan kaydedilmis bir büyük Resul (sav) için fevkalade samimi ifadeler bunlar. Öyle zannediyorum ki Sevgili Efendimiz(sav)'in aralarina girip, ayaklarini gögsüne degdirecek kadar "kendisinden bildigi", "yürekten samimiyet hissettigi", "cani gibi bildigi", "bagrina bastigi" baskaca aile yok gibidir. Bu baba samimiyetinde ve sefkatinde "Onu üzen, beni üzmüs gibidir" dedigi kizi Fatima'ya olan düskünlügü önemlidir? Ve fakat; damadi olmasi hasebiyle evladi saydigi ve yine Medin\'de kardesi ilan ettigi, Allah'in Arslani diye sesledigi Hz. Ali'ye duydugu derin sevgi ve samimiyet de göz önündedir?

Tarihlerden ögrendigimiz kadariyla Hz.Ali ve Fatima çiftinin hiçbir zaman dillere destan bir zenginligi olmadi. Hatta Hz. Ali\'nin küçük Hüseyn\'e açligini unutturup, oyalamak için agaç altlarindan hurma çekirdegi topladigini okuruz? Bazi günler, hatta üç gün üst üste aç kaldiklarini, açliktan renklerinin uçtugunu dinleriz rivayetlerden?

Ama onlar, bu hallerine hiç itiraz etmeden birbirlerini sevmeye devam ettiler? Zaman zaman teessürle içlendiler ama yoksunluklarindan, açliklarindan, hastaliklarindan en son raddeye kadar bahsetmediler? Aç kalsalar bile, Evladi Resul olduklari için, zekattan ve sadakadan asla yemediler.

Bununla birlikte sözlerinden hiç dönmediler. Birbirlerine olan inanç ve sevgilerinden baskaca bir seyleri yoktu. Ama Efendimiz iste onlarin arasina giriveriyordu, kalkmayiniz, yerinizde durunuz deyip, mübarek ayaklarini gögüslerine dayiyordu? Sadece baba, kizi ve damadi degil; baba ve evlatlari idi onlar. Kardestiler ayni zamanda, isl


Serbest Kürsü

MollaCami.Com