Bölümler | Kategoriler | Konular | Kitaplar | İletişim


Türkiye'den Fransa'ya PKK misillemesi

PKK'nın kasası olarak bilinen Rıza Altun'un kaçışına göz yuman Fransa'ya Türkiye'den ilginç bir karşılık geldi


Paris'te 'terör' soruşturması yürüten savcılar, Türkiye'de tutuklu bulunan Tunus uyruklu bir şahsı sorgulamak istedi. Ancak Ankara, talebi geri çevirdi.

Türkiye, terör örgütü PKK'nın elebaşılarını gözaltına aldıktan sonra serbest bırakan Fransa'ya misilleme yaptı. Ankara, Türkiye'de tutuklu bulunan Tunus uyruklu kilit bir isimle ilgili Fransız savcıların sorgulama ve bilgi toplama talebini geri çevirdi; "mütekabiliyet yoksa gelmeyin" mesajı verdi. Türkiye'nin bu tavrı, Fransızların terör örgütü PKK ile ilgili "sorumsuz" yaklaşımına tepki olarak değerlendiriliyor.

Zaman'ın Fransız adlî kaynaklarından edindiği bilgiye göre, Paris'te 'terör'le ilgili yürütülmekte olan geniş çaplı bir soruşturmanın ucu, Türkiye'de tutuklu bulunan Tunus uyruklu bir isme dayandı. Bunun üzerine Fransız savcılar, yaklaşık iki ay önce Türk Adalet Bakanlığı'na başvurarak yardım talep etti. Savcılar, tutukluyu sorgulamak ve hakkında Türk makamlarından bilgi almak için Türkiye'ye gelmek istedi.

MÜTEKABİLİYET İLKESİ DAYANAĞI

Emniyet kaynaklarından edinilen bilgilere göre Türkiye, PKK'lı teröristlerin sorgulanması konusunda Fransa'nın tavrına dikkat çekerek, mütekabiliyet ilkesi çerçevesinde Paris'in talebini geri çevirdi. Ankara, "Fransa da Türkiye'nin aradığı suçluların sorgulanması için aynı tavrı göstermeli, yoksa hiç gelmesinler." mesajı verdi.

Söz konusu tutuklunun, üyeleri Paris'te terörle mücadele biriminde sorgulanan örgütün elebaşısı olduğu tahmin ediliyor. Dosyaya yakın Fransız kaynaklar, Türkiye'nin tepkisini, Paris'in PKK üyeleriyle ilgili "sorumsuz" tavrına bağlıyor.

Fransa, şubat ayında düzenlediği bir operasyonda gözaltına aldığı PKK üyelerini tutuksuz yargılamak üzere serbest bırakmıştı. Bu kişiler arasında yer alan örgütün Avrupa'daki para işlerinden sorumlu lideri Rıza Altun, Paris'ten dışarı çıkması yasak olduğu halde Viyana'ya geçmişti. Burada gözaltına alınan Altun, İnterpol tarafından tutuklama emri olduğu halde Avusturya makamlarınca uçağa bindirilerek Kuzey Irak'taki Erbil kentine gönderilmişti.

SİYASİLERİN MÜDAHALESİNE BAĞLANIYOR

Şubat ayında gözaltına alınan PKK üyeleri, kısa bir süre sonra Fransa'da yaptıkları bütün faaliyetlerden Fransız istihbarat teşkilatının haberi olduğunu belirterek, DST ile ilişkilerini ifşa etmişlerdi. PKK dosyasını takip eden adli kaynaklar, terörle mücadele savcılığının 'tutuklansın' talebine ve İnterpol'un kırmızı bültenli arama emrine rağmen örgütün önde gelen isimlerinin mahkeme tarafından tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılmasını, bu ifşaya ve siyasilerin müdahalesine bağlıyor.

Paris'teki terörle mücadele savcılığının, PKK dosyasıyla ilgili geçtiğimiz günlerde Fransız Adalet Bakanı Rachida Dati'ye yazdığı mektupta, PKK konusunda Avrupa Birliği ülkeleri arasında işbirliğinin yürütülemediğine ve ilişkilerde sorun yaşandığına dikkat çektiği belirtiliyor. Zaman'a yaptıkları açıklamada, "AB'nin terörist dediği bir örgütün Fransa'da faaliyetlerini sürdürebildiğini, bunu yasaklayan bir kanunun olmadığını, PKK'nın tolere edildiğini" belirten kaynaklar, bu konuda Avrupa'da bir "paradoks" yaşandığına dikkat çekerek, terörle mücadelede mesafe kat edilebilmesi için öncelikle güçlü siyasi bir tavrın gerektiğini düşünüyor.

ŞAFAK OPERASYONLARI

Türkiye, Rıza Altun'un kaçmasından sonra Avusturya'nın Ankara büyükelçisini Dışişleri Bakanlığı'na çağırarak protesto etmesine rağmen Fransa hakkında bir gelişme olmamıştı. Öte yandan sonbaharda, bir Türk heyetinin girişimlerde bulunmak üzere Paris'e geleceği öğrenildi.

Fransız güvenlik birimleri, geçtiğimiz yaz Paris'te yüklü miktarda döviz bozdururken yakaladıkları örgüt üyeleriyle ilgili başlattığı operasyonu genişletmiş ve şubat ayında örgütün Fransa'daki üslerine şafak operasyonları düzenlemişti. Operasyonlarda yakalanan örgütün önde gelen isimlerinin de aralarında bulunduğu 16 kişiden 15'i tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılmıştı.

SKANDALK ZİNCİRİ PARİS'TEKİ POLİS KARAKOLUNDA BAŞLAMIŞ

Terör örgütü PKK'nın kasası olarak bilinen Rıza Altun'un kaçmasında Fransız güvenlik güçlerinin büyük ihmali olduğu ortaya çıktı. Altun'un, 6 Temmuz'da Paris'te yaşadığı evinin yakınındaki polis karakoluna giderek haftalık imzasını atması gerektiği; fakat o gün karakola gelmemesine rağmen emniyet güçlerinin terörle mücadele birimlerini haberdar etmediği anlaşıldı. Fransız emniyeti, PKK soruşturmasını yürüten birimleri sadece o gün değil, hiç haberdar etmemiş. İhmal, terör elebaşını 4 Temmuz'da gözaltına alan Avusturya makamlarının, Altun Viyana'dan kaçmadan bir gün önce Fransa'nın Viyana büyükelçiliği aracılığıyla Paris'i haberdar etmesiyle ortaya çıktı.

Şubat ayında gözaltına alınan Altun'un, tutuksuz olarak yargılandığı Paris bölgesinin bile dışına çıkması yasaktı. Hakkında Türkiye tarafından uluslararası tutuklama kararı çıkarılan Rıza Altun, 4 Temmuz'da Viyana'da gözaltına alınmış, bir hafta tutulduktan sonra da elini kolunu sallaya sallaya Kuzey Irak'a gitmişti.

Fransız Adalet Bakanlığı'nın, Altun'un kaçmasına açıkça göz yuman emniyet kuvvetleri hakkında soruşturma açıp açmayacağı merak ediliyor. Şimdiye kadar bu konuda bir girişim olmadığı ifade edildi. PKK dosyasını yürüten birimler, Altun'un kaçışının ardından olayda ihmali bulunan Fransız ve Avusturya makamlarına tepki gösteriyor.

DİĞERLERİ DE HER AN KAÇABİLİR

Altun'dan sonra Paris'te tutuksuz yargılanan bazı isimlerin de kaçabileceği, bu konuda hiçbir ciddi önlemin alınmadığı belirtiliyor. Altun'la birlikte şubat ayında gözaltına alınan örgütün önde gelen isimlerinden Canan Kurtyılmaz ve Nedim Seven'in geçtiğimiz günlerde tutuksuz yargılanma kurallarını ihlal ettiği ve bundan dolayı da terörle mücadele savcılığının imza şartının haftalıktan günlüğe indirildiği öğrenildi.

Seven ve Kurtyılmaz, her gün polise giderek imza atıyor. Zaman'a konuşan terörle mücadele biriminden kaynaklar, Paris İstinaf Mahkemesi'nin kendilerinin "tutuklansın" talebine rağmen örgüt üyelerini serbest bıraktığına dikkat çekerek, diğer üyelerinin de kaçmalarını engelleme konusunda ellerinden fazla bir şey gelmediğini itiraf ediyor. Aynı kaynaklar, Altun'un kaçtığının ortaya çıkmasının ardından yaptıkları açıklamada, "bu şartlarda Altun'un kaçacağını öngördüklerini" belirterek "hiç şaşırmadıklarını" söylemişlerdi.

Kaynak: Zaman


Serbest Kürsü

MollaCami.Com