Bölümler | Kategoriler | Konular | Kitaplar | İletişim
UHUD'DAN BETER GÜNLER VEYA TAiF!
UHUD'DAN BETER GÜNLER VEYA TAiF!
Taif sert kayaliklar gibi. Bu sözler, taslara kayalara anlatilsaydi belki o cansiz varliklar çatlardi ama iste Kureys kafirlerinden sonra Taif müsrikleri de insafsiz bir katilik içindeydiler. yüce peygamber, Taif\'de bir miktar olsun taraftar kazanacagini tahmin etmisti; fakat ne yazik ki onardan umdugu anlayisi bulamadi.
-Bari dedi, habibullah, bu sözleri baska yerde söylemeyin. Konustuklarimiz aramizda kalsin. Bu iyiligi olsun yapin.
Maksatlari Kureys zalimlerinin Taif\'den kuvvet bulup daha da kudurmamasiydi. ilahi cilve... Bir aylik Taif çalismasi böyle bir sonla kapaniyordu... Taif\'in liderleri bu en masum ricayi alay dolu küçük kahkahalarla karsiladilar...
-Demek konusulanlar aramizda kalsin öyle mi? Merak etme aziz Peygamber! Biz sir saklariz; üzülme. Elbette kimse duymayacak.
Ahiz zaman Nebisi, Hazret-i Zeyd ile birlikte elem ve kederler içinde yeniden Mekke yoluna çikti. Az bir mesafe almislardi ki atilan tas ve yuha çigliklari ile ürperdiler. bir sürü serseri iki gece olarak yol kenarina dizilmis, insanligi kurtulusa çagiran Hak Peygambre sövüp sayiyor ve eteklerine doldurduklari taslari gözleri döne döne savuruyorlardi.
-Deli, büyücü! Demek Peygambersin ha! Hadi taslar sana degmesin öyleyse!...
Zeyd, radiyallahü anh, nur etrafinda dönen pervane gibi Sevgili Peygamberimizin çevresinde fir dönerek zalim taslara hedef oluyor ve Peygamberini korumaya ugrasiyordu.
Fakat ne mütecavizler üç bes kisi, ne tasar bes on tane... Yagmur gibi tas yagiyor.
-Yapmayin, etmeyin, yalvariyorum, biz size ne yaptik, sonra pisman olacaksiniz atmayin, bu suçu islemeyin, ilismeyin bize, birakin yolumuza gidelim!
Hazret-i Zeyd, bir taraftan Peygamberimizi hedef olmaktan kurtarmaya çabalarken ayni zamanda saldirgan sürüsünü de iknaya çalisiyordu...
Ama laf anlayan olmadigi için kendisi ve Peygamberimiz kanlar içinde kaldi.Efendimiz ayagindan, fedakar Zeyd basindan yaralanmisti...
Tas atip yuha çekenler öylesine zamlid ki Sevgili Peygamberimiz, yapilan hücumlardan dermansiz kalip yere oturmak zorunda kaldiginda ayaga kaldirip zorla yürütüyor ve taslama ve yuhaya devam ediyorlardi... Allah\'in hikmeti bunlar Mekke müsriklerinden beter çikmisti. Taif zulmü iki garip yolcunun düse kalka yaralana yaralana kanlar içinde Mekke ile Taif arasinda Batni Nahle isimli yere varmalarina kadar sürdü. Buraya geldiklerinde bir bag gördüler ve kendilerini yorgun ve bitkin bir halde bir asma gölgesine attilar...
Sevgili Peygamberimiz biraz dinlendikten sonra kanlarini sildi, abdest aldi ve iki rekat namaz kildi. Ve o an bile yüce Allah\'a ne güzel dua etti.
-Ya Rabbi; sana zaaf ve aczimi arz ederim. Sana muhtacim. Merhametlilerin en merhametlisi, keremlilerin en keremlisi sensin. Kusurlarin mazeretini sen kabul eder, yolunu sasirmislara sen hidayet verirsin. Sen, kalbi kiriklarin siginagisin. Ey Allah\'im dualarimi da ancak sen kabul edersin. Halbuki bakalari benden yüz çevirir ve kalbimi kirar. Ya Rabbi hatalarim sebebiyle affina siginiyor; rizani istiyorum. La havle vela kuvvte illla billahil aliyyilazim...
...Bag sahipleri Utbe ve Seybe, yerleri yüksekte oldugu için Resulullaha yapilanlari ve onun arkadasi ile birlikte baglarina siginmasini görmüslerdi... Acidilar ve köleleri Addas\'a iki yabanciya üzüm götürmesini söylediler. Addas, üzümü ikram edince Büyük nebi, yemeye Besmele çekerek basladi. bu, az ileride oturmus kendilerini seyreden Addas\'in dikkatini. Kölenin bir sey daha dikkatini çekmisti. bu yabancinin yüzünün nuru... Evet, su kadar kahir ve sikintiya ragmen onun yüzünde baska kimsede görülmeyen bir güzellik vardi...
Addas dayanamayarak sordu:
-Bu kadar senedir buradayim üzüm yemeye baslarken söylidigin sözü ilk defa duyuyorum. Bu nasil bir kelime?
Bu defa Peygamberimiz sordular.
-Nerelisin.
-Ninovaliyim.
-Ya? Yunus aleyhisselamin memletindenmissin.
-Sen Peygamber misin?
-Evet.
-ismin ne?
-Muhammed.
Yüzü böylesine güzel; sözleri kadar tatli bir insan imkansiz yalan söylemez. Seni incil ve Tevrat\'ta okudum. Benim bildigime Allah, seni Mekke\'de vazifelendirir. Fakat Mekke\'liler sana inanmayip eziyet ederek sehirden çikma mecburiyetin birakirlar ama bir zaman Mekke\'yi fethedersin.
Sen Hak Peygambersin; kaç zamandir haberini bekliyordum. bana lutfen dinini ögret... iman ediyorum. isleri güçleri hak yemek, dünyalik toplamak olan su zalim sehvetperestlerden biktim. iyilik fukarasi bu adamlardan nefret ediyorum.
Diyerek mübarek Peygambemerimizin el ve ayagini öptü... Peygamberimiz Addas\'a islamiyeti ögrettiler. Böylece bir köle daha Sultan oldu.
Utebe ve Seybe, epeyce uzatan olanlari görüyorlar. Addas\'in Resulullah, sallallahü aleyhi ve selleme gösterdigi hürmeti farkedince sasirdilar ve...
-Eyvah, dediler, köle elden gidiyor.
Addas, müslüman olunca Peygamberimizin yaninda kalmak ve kendisine hizmet etmek, gelecek sikintilari gögüslemek istedigni arz etti.
Allah\'in Resulü; tebessüm ve tesekkür ettiler:
-Hayir, buyurdular. Simdilik efendilerinin yaninda kal. Az zaman sonra ismim her tarafta duyulacak. O zaman bana gelirsin...
Huzur Pinari
Selam Sevgi ve Dua ile :)
DEVAMi
Büyük Nebi ve Zeyd radiyallahü anh, bir müddet dinlendikten sonra Addas\'a veda ederek mekke'ye dogru yürümeye basladilar.
Addas, bag sahiplerine gelince Utbe ve Seybe kendisine çikistilar:
-Ne oldu ki, O adamin elini-ayagini öptün?
-Bunu siz bilemezsiniz.Bana öyle bir sey söyledi ki ancak Peygamberler haber verebilir...
Efendileri Addas'a daha çok sinirlenerek, bagirdilar:
-Hadi canim suradan! Peygambermis. Seni kandirmis.
Addas, huzur içinde cevap verdi:
-Siz ne söylerseniz söyleyin.O, yeryüzünün en üstün insanidir...
iki kardes irkildiler, bir tuhaf oldular fakat bir sey demediler.
Peygamberimizle evladligi Zeyd Mekke'ye dogru yaklasirken, üstlerinde bir beyaz bulutun onlari yakici, kaynatici günesten korudugunu farkettiler. Allah'in Habibi dikkatle bakinca bulutun içinde Cebrail aleyhisselami gördü.
Büyük Melek Sanli Peygamberi selamladiktan sonra:
-Sana Mekke ve Taif'den reva görülen kötü muameleler Allahü tealanin malumudur. Bu sebeple verecegin emri ifa için daglear melegini de benimle yolladi. kendisine istedigni emredebilrsin, dedi.
Bunun üzerine daglardan sorumlu melek, selam ve hürmetlerini arz ederek konusmaya basladi:
-Emret; Kuaykan ve Ebu Kubeys daglarini su isyankar insanlarin üzerine devireyim. Sana tabiyim.
Peygamberimiz söyle buyurdular:
-Hayir! Ben alemlere rahmet olarak gönderildim. Bunlar zalim. Fakat nesillerinden temiz müminler gelebilir. ben buna duaciyim.
Aksam oldu. Yeryüzünün en kahraman, ama en garip iki insani namazdalar.
Efendimiz, imam Errahmar Suresini okuyorlar.
Bu esnada Nusaybin cinnilerinden dokuz kisi de orada hazir. dikkatle Resul-i's-sakaleyninsanlarin ve cinnin Peygamberini dinliyorlar.Kur\'an'a hayran kaldilar. Namaz bitince göze göründüler. Peygamberimiz bunlara islamiyeti anlatarak onlari imana çagirdi. Tereddüt etmeden müslüman oldular ve çesitli zamanlarda Resulullah'a yeni arkadaslarini getirerek öbek öbek hak dine girdiler.
Ahir zaman Peygamberi ile ugruna canini tereddütsüz feda etmeye hazir Zeyd radiyallahü anh, Addas ile karsilastiklari bu yerde bir kaç gün kaldilar. Cünkü; müminlerin Mekke-i mükerreme'den yolladiklari haberlere nazaran düsmanlar, Sevgili Peygamberimize Taif'te yapilanlari ögrenmis ve bu sebeple cür'etleri artmisti. bir çilginliga kakismalari hiçten bile degildi. Peygamberler Peygamberi en emniyetli yer olarak hira magarasini düsündü. Kisa bir zaman için buraya çekildiler... Ortalik yatisinca da bir köylü vasitasi ile Süheyl bin Amr'e Mekke'ye girebilmeleri için araci olmasini rica etti. Süheyl, kendisinin tasrali oldugunu; istenen destegi vermege kudretinin yetmeyecegini haber saldi.
Efendimiz bu defa Humsaal ismindeki köylüyü Adiy oglu Mutim'e gönderdi. Mutim "Peki" dedi ve Peygamberimizle Hazret-i Zeyd Mekke'ye girerken yedi oglu ile birlikte silahli vaziyette onlara sahip çiktilar.
Peygamberimiz önce Kabe-i Serifi ziyaret ederek iki rekat namaz kildi...
Seneler sonra bir gün Aise radiyallahü anha validemiz bu sikinti dolu günleri hatirlatan bir sual tevcih ettiler:
-Ya Resulallah, Uhud harbinden daha kederli bir günün oldu mu?
-Taif'lilerden gördügümü Uhud muharebesindeki kafirlerden çekmedim.
Hiç bir Peygamberin yasamadigi kadar sikintilar silsilesi...
Huzur Pinari
Selam Sevgi ve Dua ile :)