Bölümler | Kategoriler | Konular | Kitaplar | İletişim
NEDEN AB,ye hayir-2-AB Hayali!
AB Hayali!
Ülkemizin, ulusumuzun, devletimizin ebedi birlikteliGiyle karsi karsiyayiz.
Bu ebedi birlikteliGin bize getireceklerinin arastirmasi yapilmamistir.
Hiçbir arastirmaya dayanmadan kararlar verilmistir. DoGru dürüst danismalar
bile yapilmamistir. ÖrneGin Gümrük BirliGi karari nasil verildi?..
Hiçbir arastirmaya dayanmadan, partilerin bile deGil, kisilerin siyasi
tercihleriyle kararlar alinmistir ve koskoca Türk Devleti, Türk ulusu,
kendisine doGru dürüst anlatilmadan bir istikamete doGru götürülmüstür,
götürülmektedir; ve kararlar mesru da deGildir. Anayasanin 90. Maddesi'nin
4. fikrasi söyledir: EGer bir uluslararasi veya uluslarüstü anlasma
kanunlarda deGisikliGi gerektiriyorsa 1. fikra hükmüne göre kanun seklinde
Meclis'ten geçirilir. Ne Gümrük BirliGi anlasmasi, ne de ondan sonraki
"Ulusal Program"da bu sartlara uyulmustur; sadece Meclis'e bilgi vermekle
yetinilmistir. Anayasa emredicidir, deGil bir maddenin deGistirilmesi, bir
kanunun deGistirilmesi, yüzü askin maddede deGisikliktir söz konusu olan.
Yeni bir kanun gerektiren bir anlasma imzalanmaktadir.
Avrupa 19. yüzyilin Avrupa'si deGildir. Biz hala 19. yüzyil veya 20. yüzyil
basindaki sasaali Avrupa'ya, bizdeki izlenimleriyle, hayranlikla, düsünce
bazinda geri, fakat duygu bazinda ileri bir ruh haliyle bakiyoruz.
Avrupa nereye gidiyor? Avrupa bütün planlarini, yöntemlerini kaybetmis bir
Avrupa'dir artik. Avrupa kabuGuna çekilmis bir Avrupa'dir. Ekonominin diGer
sektörlerinde de öyle; iste vasifli isgücü, arastirma-gelistirme, patent,
bilgi teknolojisi gibi alanlarda da Avrupa yukariya deGil asaGiya gidiyor.
Dünyanin zirvedeki 20 üniversitesinden sadece 2 tanesi
Avrupa'dadir!Zenginlik yaratma kapasitesi böyle yavas yavas gerileyen bir
ekonomi, issizliGi azaltabilir mi? Kendileri de endise içerisindedirler. Bu
endise sebebiyle zaten birlik olusturmaya çalisiyorlar. Ama biz bunu
arastirmiyoruz. Avrupa'nin üç tane olanaGi ve üç tane de eksiGi vardir. Bu
üç büyük olanaGin birincisi, eGitim, bilgi ve deney birikimi, ikincisi,
sermaye birikimi, üçüncüsü ise, girisimci ruhudur. Eksikleri ise, pazar
eksikleri, hammadde eksikliGi ve ucuz isçi eksikliGidir. iste bu
olanaklarini kullanmak suretiyle iMF'yi ve diGer uluslararasi unsurlari
kullanip küresellesmenin gelismesinden faydalanmak suretiyle, sahip olmadiGi
noktalara ulasmaya çalismaktadir. Avrupa'nin yapmaya çalistiGi budur. Ama
bugün gücü buna yetmiyor. DiGer yandan Avrupa, ABD'nin saGlamis olduGu
emperyalist ortamdan yararlanmak suretiyle Orta DoGu'nun ve bütün dünyanin
olanaklarini kullaniyor.
AB üyeliGi, Türk tarihine aykiridir. Türk kültürü ile çelisir ve Atatürk'ün
düsünce temelini olusturduGu Türk devrimi ile çelisir. ÇaGdaslasmanin gereGi
olarak AB üyeliGi gündeme getiriliyor. ÇaGdaslasmak baska seydir, AB'ye
baGlanmak çok daha baska. Yani birlesme ve baGlanma yoluyla çaGdaslasmak,
hayir bu o deGildir. Atatürk'ün çaGdaslasmayi en iyi ifade ettiGi yer 10.
Yil Nutku'dur. Bu nutkunda Atatürk, Türk kültürünü çaGdas uygarliGin üzerine
çikaracaGiz diyor. Bunu biraz tahlil etmemiz gerekiyor. Atatürk uygarliGi
bir kültür ürünü olarak gösteriyor, kültürünün gelismesini istiyor.
ÇaGdaslasmak için kültürümüzün o uygarliGi üretecek duruma getirilmesini
istiyor. Bunun AB ile birlesmeyle ilgisi yoktur. Aslinda bugünkü Avrupa
kültürünün de çaGdas uygarliGi temsil ettiGi elbette tartismalidir. Peki
yarin Avrupa, deminki söylediGim üç eksiGi sebebi ile korktuGuna uGrarsa o
zaman ne olacak? AB'nin geleceGi garanti mi, o da süpheli.
Diyorlar ki, AB'nin alternatifi nedir, baska bir soru da, AB deGilse ne?
Kaba sekliyle, yani BaGdat'a mi gidelim, petrol atiklari bulasmis Orta DoGu
çöllerine mi gidelim? Bunlar saptirmadan ve yaniltmadan baska bir sey
deGildir. Hayir. Türkiye'nin karsisinda iki seçenek vardir, fazla deGildir.
Bunlar, dis politika deGil, jeopolitik seçeneklerdir. Türkiye ya AB'nin bir
hayaleti, peyki olacaktir, yani AB üyesi olacaktir, ya da Atatürk'ün kurduGu
baGimsiz egemen millet devletini koruyacaktir. Bu iki karardan birini vermek
durumundayiz. Dis politika olarak bizim fazla seçeneGimiz olmadiGi seklinde
bir görüs vardir. EGer biz AB üyesi olursak dis politika seçeneGi olarak
AB'nin bize söylediklerini yapmaktan baska seçeneGimiz olacak mi?
Bugün ekonomik açidan Gümrük BirliGi anlasmasi sebebi ile AB'ye baGlanmamiz,
bizim bütün baGimsizliGimizi elimizden almistir. Bir maddesini size
söyleyeyim. Gümrük BirliGi'nin çok çesitli maddeleri var. Diyor ki, AB
Gümrük BirliGi mevzuatinda bir deGisiklik yapilacaksa, bu uzmanlara
söylenir, ifade anlasmada aynen böyledir, gayri resmi olarak Türk
uzmanlarina bilgi verilir. Lütfen bir milletin baGimsizliGi, egemenliGi
bundan fazla nasil ihlal edilir? Bunu biz imzalamisiz; Türkiye AB'nin üyesi
olduGu takdirde ekonomide olduGu gibi dis politikasini da benimsemek
uygulamak zorunda kalacaktir.
Buna karsilik, baGimsiz olduGumuz zaman AB dahil onlarca seçeneGe sahip
olacaGiz. Çünkü Türkiye coGrafyasi, Türk kültürü, Türk tarihi hiçbir ülkenin
sahip olmadiGi kadar toplumumuza seçenek sunmaktadir. AB üyesi olduGumuzda
sorunlarimiz, AB üyesi olmadiGimiz zamandan daha çok olacaktir, daha
çözümsüz olacaktir. Halbuki AB üyesi olmadiGimiz zaman, kendi baGimsiz
irademizle seçeneklerimizi yapma olanaGina sahip olacaGiz. Halbuki öteki
türlü AB Konseyi'nin, komisyonlari vb'nin vermis olduGu kararlar
doGrultusunda hareket etmis olacaGiz. Avrupa'nin disinda ister ABD ile,
isterseniz israil'le, Kafkaslarla, Orta Asya'yla, Ruslarla, iran'la bu
seçenekleri kullanabiliriz.
Bizim temel dayanaklarimizdan birisidir millet egemenliGi. Çok önemli bir
ilkedir. AtatürkçülüGün temelidir. Bunu baskasiyla paylasirsaniz, ayni
zamanda Atatürkçü olduGunuzu söylememeniz gerekir. Yani hem millet
egemenliGini paylasacaksiniz, hem Atatürkçüyüm diyeceksiniz bu çeliski olur.
Türk kültürü Orta Asya'dan sonra Çin'den, Orta DoGudan, islam'dan,
Anadolu'dan en sonunda Bati'dan bir takim unsurlar alarak kendini
olusturmustur. Yani birlesmeye gerek yoktur. Sonuç olarak kaybedeceGimiz ya
da baskalariyla paylasacaGimiz egemenliGimizden, paylasacaGimiz
baGimsizliGimizdan sonra artik Atatürkçülükten söz etmemiz mümkün deGildir.
Bunu Batililar da söylüyor; artik Türkiye'de Kemalizm olmayacaktir deniyor.
Yani hem AtatürkçülüGü hem AB'ye baGli olmayi ayni zamanda ifade etmek
mümkün deGildir. Gerek küresellesme, gerekse AB'nin niyetleri karsisinda, en
büyük gücümüz baGimsizliGimiz ve egemenliGimizden vazgeçtiGimiz takdirde,
bütün savunma gücümüzü kaybetmis oluruz. Savunma gücümüzün temel dayanaGi
baGimsizliGimiz ve egemenliGimiz olacaktir.