Bölümler | Kategoriler | Konular | Kitaplar | İletişim


OKUMA SAADETi

OKUMA SAADETi


Medeniyet insanin üstüne iki türlü yürür
Birincisinde silahsizdir. Elindeki kaGit destesini insana uzatarak der ki: “iyi bak! su gördüGün seye kitap derler. Bu içindeki lekelerin birer manasi vardir, bunlari anlamaya muvaffak olursan, gözlerin, tipki birer kulak gibi, bu beyaz kaGitlarin üstünden insan seslerini duymaya baslar; fakat bu eserler, gündelik ihtiyaçlarin adi birer ifadesi deGil,beni sana öGreten, sana medeni olmayi öGreten bilgilerdir. Oku ve beni tani”
Kisi okur, onu tanir, onun gibi olursa mesele yoktur.
Kisi okumaz, onu tanimaz onun gibi olmazsa mesele deGisir. O zaman;medeniyet artik elinden kitabi birakmis ve silahini yakalamistir. TekniGi bu sefer bambaskadir. Zeka yoluyla kisinin maddesini deGil, madde yoluyla onun zekasini fethetmeye karar vermistir. Sürek avina baslar ve yaylim atesi açar.
Tarihte birçok harpler, kalemin aciz kaldiGi yerde kilicin medeniyet dersi verdiGini gösterirler. Bu dersi verenlerin büyük menfaatleri vardir; çünkü medeniyet namina da olsa menfaatsiz is yoktur.
Okuyucu olmak bir sanattir;biz bu yaziyi okurken yalniz onu deGil, kendi kendimizi de okuyoruz. Bunu için deGimlidir ki, tecrübeleri, fikirleri ve hayalleri bizimkine uyan veyahut da, hiç olmazsa biraz yaklasan yazarlarin yazilarini severiz.
Bir yazi bizde ancak kendi malimiz olan fikirleri doGurmak sartiyla yararlidir. Yaziyla okuyucunun zekasi arasinda çiftlesmeden hiçbir fikir doGmazsa, o okuma tamamiyla sonuçsuzdur, kisirdir. Faydadan ziyade zarar verir, çünkü beynin yükünü çoGaltir.
Ayni kitabi birkaç defa okumak, ayri ayri birkaç kitap okumaktan daha faydalidir. Çünkü okumakta gaye yazarin ne düsündüGünü anlamaktan ve bir sey öGrenmekten ibaret deGildir. Kitapla okuyucunun zekasi evlenmeli ve mahsul vermelidir. Uyanik bir zeka, okurken her an süphe içinde olmalidir. Bu süphe sinek gibidir. Kovarsaniz yine gelir. Bizi rahatsiz etmesine raGmen kötü bir dalginliktan kurtarmak gibi, sinirlendirici olsa da uyandirici tesiri vardir.
Fikirlerini sevmediGimiz ve benimsemediGimiz bir kitapla zekamizin çatismasindan da fikirler doGar.
Ayakli kütüphane olarak bildiGimiz insanlarin lehinde ve aleyhinde de çok sey söylenebilir. Aleyhinde söylenebilecek seyler; bu tür insanlarin kafalarinda kitap, midede öGütülen ekmek gibi deGil, ambarda bekleyen buGday gibi durur. Nasil konmussa öyledir. Kana ve hayatina karismamistir. Onlarin bilgileriyle zekalari arasindaki münasebet, bir kitapla bir kütüphanenin raf tahtasi arsindaki münasebetin aynisidir. Biri ötekinin üstüne binmekle kalir.
Kitap, okuyucuyu beslemezse sisirir, bilgilerin yaGiyla sismanlatir. Bunun için saGlam yapili bir kafa, dolu bir kafadan üstündür ve düsünmek bir fikre gebe kalmaktan baska bir sey olmadiGi için, kitaplarin en güzelleri, düsündürücü ve doGurucu eserlerdir .


PEYAMi SAFA


Makaleler

MollaCami.Com