Bölümler | Kategoriler | Konular | Kitaplar | İletişim
AHIR ZAMAN ALAMETLERI BIR BÜTÜNDÜR
AHIR ZAMAN ALAMETLERI BIR BÜTÜNDÜR
Degerli Islam alimleri tarafindan da ittifakla kabul edildigi üzere içinde
bulundugumuz dönem, Peygamber Efendimiz (sav) in ahir zamana dair hadislerinde bildirdigi önemli olaylara sahne olmaktadir. Ancak bazi kimseler ahir zaman alametleri olarak adlandirilan bu olaylari, küçük ve büyük alametler olarak degerlendirmektedirler. Yapilan bu yanlis degerlendirmenin aksine, tüm alametler birbirinden ayirt edilemeyecek derecede önem tasimakta ve Islam dünyasinin gelecegine isik tutmaktadir.
Ahir zaman, son dönem anlamina gelir ve kiyamete yakin bir zamanda dünyada yasanacak bir zaman dilimini ifade eder. Ahir zaman alametleri ve ahir zamanda yasanacak olaylar hakkinda Peygamberimiz (sav)den rivayet edilen çok sayida hadis mevcuttur.
Kurandaki isaretler ve Peygamberimiz (sav)in hadislerindeki detayli açiklamalar biraraya getirildiginde, ortaya ahir zamanla ilgili önemli bilgiler çikmaktadir. Içinde yasadigimiz dönemde söz konusu alametler birbiri ardinca ve tam tasvir edildigi sekilde ortaya çikmaya baslamistir. Bu durum, ahir zamanin yasanmaya baslanmis oldugunu ispatlamaktadir.
Bu yazida dikkat çekilmek istenilen asil konu ise gerçeklesmis olmalari çok büyük birer mucize olduklari halde, bazi alametlerin küçük olarak degerlendirilme birer mucize olduklari halde, bazi alametlerin küçük olarak degerlendirilme yanilgisidir. Üzerinde detaylica düsünülmedigi için kimi zaman fark edilmeyen ve önemi yeterince iyi anlasilamayan bu gelismelerin her biri gerçekte çok önemli alametlerdir.
Ahir Zaman Alametlerini Siniflandirma Yanilgisi
Bazi kimseler yer, zaman veya sahislarla ilgili bilgi içeren, bir savas veya bir doga olayi gibi tek ve özel bir duruma isaret eden hadisleri genellikle büyük alametler olarak nitelendirmektedirler. Bu alametler gelecekte yasanacak tek ve özel bir olayi haber verirler. Bunlara örnek olarak Irak-Iran Savasi, Ramazan ayinda görülen Günes ve Ay tutulmalari, Kabe de kan dökülmesi gibi alametler sayilabilir.
Öte yandan, bir genelleme içeren, ahir zamanda dünyanin durumuna ve insanlarin yasantisina dair detaylar ise küçük alametler olarak nitelendirilebilmektedir. Depremlerin çogalacagi, yüksek binalarin artacagi, insanlarin uzun mesafelere tasinacagi gibi alametler, bu düsünceye göre küçük alametlerdir.
Bu düsüncede olan kisiler, daima belli bir olayi haber veren alametler aramakta; ancak bu alametleri destekleyen diger gelismeleri gözardi edebilmektedirler. Oysa üzerinde geregi gibi düsünülüp etraflica arastirilirsa, küçük zannedilen alametlerin gerçeklesmis olmasinin büyük birer mucize olduklari açikça görülür. Ayrica unutulmamalidir ki, ahir zaman alametleri bir bütündür. Hepsi ayni dönemde, arka arkaya eksiksiz olarak meydana geldiginde bir bütünlük olusturur ve bir sonucu isaret ederler. Bu nedenle de her biri basli basina çok büyük bir öneme sahiptir.
Her Bir Alametin Gerçeklesmesi Mucizevi Bir Durumdur
Hadislerde ahir zaman hakkinda detayli tasvirler yapilmakta, her konu çok ayrintili olarak anlatilmaktadir. Bu ayrintilarin bundan 14 asir önce bu kadar kapsamli bir sekilde açiklanmis olmasi ve belirli bir dönem içinde art arda gerçeklesmesi son derece mucizevi bir durumdur.
Birkaç 10 yil sonrasina dair öngörülerde bulunmak bile son derece zor iken, 1400 yil sonrasinin çevre kosullarini, sosyal, siyasi ve ekonomik durumunu tarif etmek neredeyse imkansizdir. Ancak gayba yönelik tüm bilgilerin sahibi Yüce Allah, bu bilgilerden diledigi kadarini diledigi kullarina bildirebilecegini Kuranda haber vermistir. (Bakara Suresi, 255; Cin Suresi, 26-27) Peygamberimiz (sav) de Allahin izniyle kendisinden yaklasik 20 insan nesli sonrasinda yasanacak bir dönem ile ilgili ayrintili bilgiler vermistir.
Yazinin ilerleyen bölümünde bahsedecegimiz bu alametler, farkli zamanlarda ayri ayri gerçeklesmis olsalar belki siradan olaylar olarak görülebilirler. Ancak çok sayida alametin kisa bir zaman dilimi içinde art arda gerçeklesmesi, içinde bulunulan dönemin önemini ve hadislerin dogrulugunu teyid eder niteliktedir.
Her Bir Alametin Gerçeklesmesi Mucizevi Bir Durumdur
Hadislerde ahir zaman hakkinda detayli tasvirler yapilmakta, her konu çok ayrintili olarak anlatilmaktadir. Bu ayrintilarin bundan 14 asir önce bu kadar kapsamli bir sekilde açiklanmis olmasi ve belirli bir dönem içinde art arda gerçeklesmesi son derece mucizevi bir durumdur.Birkaç 10 yil sonrasina dair öngörülerde bulunmak bile son derece zor iken, 1400 yil sonrasinin çevre kosullarini, sosyal, siyasi ve ekonomik durumunu tarif etmek neredeyse imkansizdir. Ancak gayba yönelik tüm bilgilerin sahibi Yüce Allah, bu bilgilerden diledigi kadarini diledigi kullarina bildirebilecegini Kuran da haber vermistir.
(Bakara Suresi, 255; Cin Suresi, 26-27) Peygamberimiz (sav) de Allah in izniyle kendisinden yaklasik 20 insan nesli sonrasinda yasanacak bir dönem ile ilgili ayrintili bilgiler vermistir.Yazinin ilerleyen bölümünde bahsedecegimiz bu alametler, farkli zamanlarda ayri ayri gerçeklesmis olsalar belki siradan olaylar olarak görülebilirler. Ancak çok sayida alametin kisa bir zaman dilimi içinde art arda gerçeklesmesi, içinde bulunulan dönemin önemini ve hadislerin dogrulugunu teyid eder niteliktedir.
Günümüzden 1400 Yil Sonrasini Tahmin Edebilir misiniz?
Ahir zamana dair günümüze kadar ulasmis olan hadislerin önemini ve alametlerin küçük veya büyük olarak degerlendirilmeden bir bütün olarak görülmesi gerektigini anlamak için birkaç sorunun cevabini düsünmek yeterlidir.Örnegin elinizde hiçbir teknik imkan olmadan 100 yil sonra dünyada olacak olaylari ana hatlariyla da olsa tahmin edebilir misiniz? Ya da 1900 lü yillarin basinda yasadiginizi düsünelim. Yalnizca 100 sene sonrasi için, tahminler yapmaniz istense hiç yanlis çikmayacak sekilde, günümüzde yasanacak önemli olaylari, insanlarin ahlaki durumlarinin nasil olacagini, depremlerin yogunlugunu veya çikacak savaslari tahmin edebilir miydiniz? Elbette ki hayir...
Veya bir sehirden diger bir sehre gidisin günlerce sürebildigi, haberlesmenin oldukça zor ve yavas oldugu, teknik imkansizliklar dolayisiyla binalarin ancak bir iki katli olarak insa edilebildigi 7. yüzyilda yasadiginizi hayal edin. Sizden 1400 yil sonrasinda bu kosullarda ne gibi degisiklikler olabilecegini tahmin etmeniz istendigini varsayalim. Neler söyleyebilirdiniz?
Araba, uçak gibi ulasim araçlari,100-150 katli gökdelenler, cep telefonlari, televizyon, radyo, gibi bugünün dünyasina özgü teknolojik gelismelerden herhangi biri aklinizin ucundan geçebilir miydi? Peki günümüzden 1400 yil sonrasinda yani tam 3405 yilinda, örnegin binalarin ne sekilde insa edilecegini, toplumlarin ahlaki durumlarinin nasil olacagini veya dünyada ciddi bir kitlik veya hastalik olup olmayacagini söyleyebilir misiniz?
Tek bir konunun bile, degil 1400 yil; 140 yil hatta 14 yil sonra nasil bir gelisme gösterecegini bilmek son derece zor iken, çok çesitli konularda 3000li yillardaki duruma aynen uyacak biçimde öngörülerde bulunulsa, sizce gerçeklesecek olan bu olaylar küçük birer alamet olarak nitelendirilebilir mi? Süphesiz tüm bu sorularin cevabi hayirdir.
Bütün bu gerçekler de göstermektedir ki; bundan 14 asir önce, yasamakta oldugumuz ahir zamana dair çok çesitli konulardaki gelismeleri en küçük ayrintisina kadar haber veren hadislerde bahsedilenlerin her biri, büyük birer alamettir ve bu alametler arasinda küçük büyük ayrimi yapmak da mümkün degildir.
Ahir Zaman Hadislerinin Tümü Günümüze Isaret Etmektedir
Hadis kaynaklarinda ahir zaman ile ilgili bilgi veren ve sayisi yüzlerle ifade edilen hadisler, ittifakla günümüz olaylarina isaret etmektedir. Ayrica zamanimiza uygun olduklarini görmek için herhangi bir ayrim yapilmasina veya bunu ispatlamak için belli basli bazi hadislerin ön plana çikarilmasina da gerek yoktur.
Istisnasiz olarak tamami ele alinip incelediginde ortaya çikan sonuç sudur: Bu denli fazla sayida olmasina ragmen, ahir zaman hadislerinin bugün tamaminin dogru çikmasi ve asirlar önce tarif edilen olaylarin tam tarif edilen sekilde günümüzde gerçeklesmesi ve birbiri ile çelismemesi büyük bir mucizedir. Üstelik bu hadisler yeni fark edilmis de degildir.
1400 yildan beri en muteber Islami kaynaklarda yer almakta ve her isteyen tarafindan alinip okunabilmektedir. Bunlar içerisinde önceleri anlasilamayan pek çok hadisin yorumu, hadislerde isaret edilen olaylarin ortaya çikmasiyla netlesmistir.
Alametler Inananlar Için Birer Müjdedir
On dört asir öncesinden bildirilen alametlerin çikisi,inananlarin Allah a olan iman ve bagliliklarini artiran son derece büyük olaylardir. Bu kadar isaretin birarada ve çok kisa bir zaman dilimi içinde art arda gerçeklesmis olmasi elbette tesadüf degildir. Bu isaretler Allah in inanan kullarina birer müjdesidir.
Bu gelismeler ahir zamanin ilk döneminde yasanan her türlü sikintinin yerini bolluk, bereket ve adaletin alacagi, ahlaksizliklarin ve dejenerasyonun her türlüsünün ortadan kalkacagi bir dönemin müjdesidir. Bu dönem, tüm inanan insanlarin asirlardir özlemini duyduklari, Hz. Isanin yeniden dünyaya gelisi ve Hz. Mehdinin ortaya çikisiyla Islam ahlakinin tüm dünyaya hakim olacagi kutlu bir dönemdir.
Bu nedenle ahir zamana ait her alamet üzerinde detaylica düsünmek ve günümüz dünyasindaki karsiliklarini görmek, inançli insanlarca beklenen kutlu dönemin yakin oldugunu göstermesi bakimindan son derece sevklendirici ve müjde vericidir.
Depremlerin Çogalmasi
Içinde yasadigimiz dönemde çok sik meydana gelebilen depremler, yüzyillar boyunca çok sayida kisinin ölümüne ve hesaplanamayacak boyutlarda maddi zarara yol açmis, bu özellikleri nedeniyle insanlar için korku kaynagi olmustur. 20. ve 21. yüzyilin teknolojik kosullari bile depremlerin verdigi hasari ancak belirli ölçülerde engelleyebilmistir.
Amerikan Ulusal Deprem Enformasyon Merkezi verilerine göre 1999 yilinda, yeryüzünde küçük veya büyük siddette 20.832 deprem meydana gelmistir. Bu depremlerde resmi açiklamalara göre tahmini olarak 22.711 insan hayatini kaybetmistir.1
Kandilli Rasathanesi verilerine göre ise, Türkiye genelinde meydana gelen deprem sayisi, 2002 den 2005 e kadar yüzde 75 oraninda artis göstermistir. Son 3 yila ait rakamlar incelendiginde 2002 yilinda 2 siddetinden büyük 3 bin 268 deprem tespit edildigi, bu sayinin 2003 yilinda 3 bin 925, 2004 yilinda ise 5 bin 331 oldugu görülmektedir.2 Tüm bu olaylar Peygamberimiz (sav) in 1400 yil önce söyledigi su sözleri akillara getirmektedir: Zelzeleler olur. Öyle ki, bu zelzelelerde, on bin, yirmi bin. Otuz bin kisi ölür. (Orhan Baytan, Gelecegin Tarihi, Cilt:1 s.70, Ibn-i Asakir'den alinti)
Su hadiseler meydana gelmedikçe kiyamet kopmayacaktir
depremler çogalacak (Ramuz-El Ehadis, 476/11)
Dünya genelinde son yillarda yasanan depremlerin bu denli çok sayida ve siklikta olmasi, ayrica siddetlerinin de oldukça yüksek rakamlara ulasmasi, deprem uzmanlari tarafindan da son derece önemli ve büyük degisiklikler olarak nitelendirilmektedir. Çünkü yakin geçmise bakildiginda deprem sayisinin çok az oldugu görülmektedir.
ABD Jeolojik Arastirma Kurumu (USGS) nun raporlarina göre 1556-1975 yillari arasindaki yaklasik 400 yilda meydana gelen 5.0 ve daha büyük siddetteki depremlerin sayisi sadece 110 dur. Ayni kurumun açiklamasina göre, 1980-2003 yillari arasinda sadece 23 sene içinde meydana gelen 6.5 ve daha büyük siddetteki depremlerin sayisi ise 1685 tir.3 Kuskusuz bu rakamlar Hicri 1400 (Miladi 1979-1980) yilinin basindan itibaren depremlerin sayisindaki artisi çok açik bir sekilde ortaya koymaktadir.
Iste tam bu noktada duralim ve düsünelim. Depremlerde böyle büyük bir artis yasanacagini haber veren hadisler, bundan 1400 yil önce söylenmistir ve o dönemin kosullari göz önünde bulunduruldugunda bu konuyla ilgili herhangi bir öngörüde bulunmayi mümkün kilabilecek hiçbir teknik ve teknolojik imkan bulunmamaktadir. Dünyadaki yer hareketleri, fay hatlarindaki kirilmalar gibi bilgiler ancak günümüzün teknolojik imkanlari sayesinde ögrenilebilmistir.
Bu durumda ortaya çikan sonuç ise sudur: Peygamber Efendimiz (sav), hadislerinde kendi yasadigi dönemden 1400 yil sonrasinda meydana gelecek olaylari, sanki o dönemi izlemis gibi detayli olarak anlatmistir. Anlatilan her konunun aynen tarif edildigi sekilde, içinde yasadigimiz yillarda birbiri ardinca gerçeklesiyor olmasi da, bu hadiselerin istisnasiz her birinin, ahir zamana dair büyük alametler oldugunun delilidir. Depremlerle ilgili hadisler de bu alametlerden yalnizca bir tanesidir. (En dogrusunu Allah bilir) Peygamberimiz (sav) de, gelecekle ilgili olan bu gayb bilgilerine, Rabbimizin dilemesiyle ve kendisine bildirdigi kadariyla vakif olmustur.
Hadisler vasitasiyla bize ulasan bu bilgilerde ise, isaret edilen zamanin tarih içinde herhangi bir zaman olmadigi açikça görülmektedir. Peygamberimiz (sav), bildirdigi tüm alametlerin, Allah in dilemesi ile ayni anda yasanacagi belirli ve özel bir zamana kadar olan zaman dilimi AHIR zamandir.
Yüksek Binalarin Insa Edilmesi
Yüksek katli binalar ancak 19. yüzyilin sonlarinda insa edilmeye baslanmistir. Teknolojinin ilerlemesi, çeligin yayginlasmasi ve elektrikli asansörlerin kullanilmasi gökdelenlerin insaatina hiz kazandirmistir. Gökdelenler 20. ve 21. yüzyil mimarisinin önemli bir parçasi olmus, günümüzde de kimileri için adeta birer prestij sembolü haline gelmistir. Bugün dünyanin en yüksek yapilarindan bazilari ve yükseklikleri söyledir: 4
CN Tower (Kanada) - 555 m.
Taipei 101 (Tayvan ) - 508 m.
Oriental Pearl TV Tower (Çin) � 467 m.
Petronas Tower 1 ve 2 (Malezya) � 449 m.
Sears Tower (Chicago, USA ) � 443 m.
Empire State (New York, USA)- 381 m.
Süphesiz ki 1400 yil önce yasayan insanlar, bu derece yüksek binalarin insa edilmesine olanak taniyan teknolojik imkanlardan habersizlerdi. Dahasi, ileride 100-150 katli binalar yapilacagini tahmin bile edemezlerdi. Evlerin en fazla 1-2 katli oldugu, çimento ve çelik gibi temel insaat malzemelerinin henüz üretilmedigi, kamyon, vinç gibi binalarin yapimini kolaylastiran hiçbir aracin olmadigi bir zamanda Peygamber Efendimiz (sav) tarafindan söylenmis olan su sözler ahir zamanin büyük delillerinden sadece bir tanesidir:
Su hadiseler meydana gelmedikçe kiyamet kopmayacaktir Yüksek binalar yapmada insanlar birbirleriyle yarisacak. (Buhari, Fiten: 25; Ahmed bin Hanbel, Müsned, 2/313) Binalarin yükselmesi... (Kiyamet Alametleri, s. 146)
Açikça görüldügü gibi hadisler, içinde yasadigimiz dönem olan ahir zamana oldukça belirgin sekilde isaret etmektedir. (En dogrusunu Allah bilir.)
Hadislerde 1400 sene öncesinden belirtilen bu alametin, daha önce olusma ihtimali her zaman varken diger alametlerle birlikte günümüzde, yani ayni dönemde gerçeklesmesi de büyük bir mucizedir. Bu alametler ayni zamanda,
Peygamberimiz (sav) in haber verdigi gibi ahir zamanin yasanmaya baslandiginin delillerinden sadece biridir.
Zamanin Kisalmasi
Su hadiseler meydana gelmedikçe kiyamet kopmayacaktir� Zaman kisalacak ve vasitalarla mesafeler kisalacak. (Buhari, Fiten: 25; Ahmed bin Hanbel, Müsned, 2/313) Binegine binmis olan kimse, Irak ile Mekke arasinda yolu sasirma kaygisindan baska hiçbir korku tasimadan seyahat etmedikçe kiyamet kopmaz. (Müntehab-i Kenzul-Ummal, 2/370-371)
Yasadigimiz yüzyilin sesten hizli uçaklari, trenleri ve diger gelismis ulasim araçlariyla, eski dönemlerde aylar süren yolculuklar günümüzde birkaç saat içinde, üstelik çok daha güvenli, rahat ve konforlu bir biçimde yapilabilmektedir. Hadisin isareti de bu sekilde gerçeklesmektedir.
Peygamberimiz (sav) baska bir hadisinde ise zamanin kisalmasi konusunda su bilgileri vermistir:
Hz. Enes (ra) anlatiyor: Res