Bölümler | Kategoriler | Konular | Kitaplar | İletişim
"Yerlerde ve göklerde taninsin ve övülsün istedim."
[navy]"Yerlerde ve göklerde taninsin ve övülsün istedim."
Abdülmuttalib, torununun dogumu serefine yedinci gün bütün Mekke halkina üç gün süreyle ziyafet verdi. Bu ziyafetten baska bir de her mahallede develer kestirdi. Yemege gelenler "Muhammed" ismini duyunca atalarinda böyle bir gelenege tesadüf edilmedigi için sebebini sormaktan kendilerini alamadilar. Dede:
-Yerlerde ve göklerde taninsin ve övülsün istedim; ve bu ismi koydum.
Daha sonra torununu alarak Kabe-i serif'e götürdü. Yavrucak dedenin kollarinda misil misil uyuyor. Abdülmuttalib, ziyaret ve duadan sonra yetime içli bir siir söyleyerek sevgili efenidimizi annesine getirdi ve gelinine:
-Ey benim asil gelinim, çocugu iyi koru! torunumun sani yüce olacaktir. Dikkatin hep üzerinde olsun! Aman gafil olmayasin! tenbihinde bulundu.
Peygamberimizin dünyayi tesrif etmelerinin ertesinde yahudilerde telas ve üzüntü müsahede ediliyordu. ismi "Ahmed" olan ahir zaman peygamberinin dogacagini tevratta okuyor, alimlerinden dinliyor, kahinlerden haber aliyor ve dogumun vukuuna dair emareleri gözlüyorlardi...
Beklenen yildiz dogmustu. Acaba dünyaya gelen bebekte öbür isaretler de varmiydi?
Evet, onlar da vardi. Gelen haberlerde çocugun, nur yüzlü, sünnet olmus ve göbegi kesik oldugu bildiriliyor; bir bulutun gelerek kendisini götürdügü ve üç gün halka gösterilmedigi ilave ediliyordu...
Huzur Pinari[/navy]
Selam Sevgi ve Dua ile :)