Bölümler | Kategoriler | Konular | Kitaplar | İletişim


ADAM GIBI MUSLUMANLIK

"ISTE ,ALLAH NASIB ETTIMI BÖYLE ADAM GIBI, HZ ÖMER GIBI ,ENGIN NOYAN GIBI ,SAF TERTEMIZ MÜSLÜMAN OLUNUR." DIYALOG-MIYALOG HIKAYE.!..
(-DIYALOG MÜSLÜMANLIGI SUDUR.: -Istanbul çok güzel, Sultan Ahmet cok güzel, Raki cok güzel.Gene gelecek ben." TIPI BULASIK-UYDURUK MÜSLÜMANLIKTIR, ZATEN ONLARDAN TÜRKIYE DE YETERINCE VARDIR.)


Esir kampIndan Islam'a giden yol

Ingiliz Sunday Experss gazetesinin kadin muhabiri Yvonne Riddley, Afganistan'da Taliban tarafýndan kacirildi. Taliban'a verdigi bir söz üzerine özgürlügüne kavustu. Ama verdigi söz Riddley'in hayatini tamamen degistirdi.

05 Mayis 2005 00:05

Dünya,Ingiliz Sunday Express Gazetesi'nin kadin muhabiri Yvonne Riddley'i Afganistan'da Taliban'in eline esir düstügünde tadi. Riddley, 10 günlük esirligin ardindan özgürlüge kavusmak icin Taliban'a söz verdi. Verdigi söz Riddley'in hayatini tamamen degistirdi. Kur'an'i inceleyip Islam'i arastiran Ingiliz gazeteci müslüman oldu.

Ingiliz Sunday Express Gazetesi muhabiri Yvonne Riddley, Afganistan'a kaçak yollardan girmek isterken Taliban tarafindan kacirildi. Yoksul bir iscii ailesinin gazeteci kizi Riddley, bir anda dünya kamuoyunun ilgi odagi oldu.

Riddley tam 10 gün Taliban'in elinde esir kaldi.
Ingiliz gazeteci 10 gün boyunca mansetlerden inmedi.
Taliban tarafindan kacirildiginda büyük haberlere imza atan bir gazeteci oldugunu anlatan Riddley, "Ancak esir düsünce kendim gazetelere manset oldum" dedi.

Riddley'i kurtarmak için Ingiliz hükümeti devreye girdi.
Girisimler sonuç verdi ve 43 yasindaki Riddley serbest birakildi.

Riddley'in serbest birakilmasinda Taliban ile yapilan görüsmeler etkili oldu.
Ancak Taliban'in Ingiliz gazetecinin gitmesine izin vermesinin ardinda aslinda bambaska bir neden yatiyordu. Riddley o nedeni söyle acikladi:

" Taliban'a söz verdim. Eger beni serbset birakirsaniz Kur'an-i okuyacagim,Islam dinini arastiracagim diye. Onlar sözünü tuttu, beni birakti ben de sözümü tuttum"

Ve Yvonne Riddley icin Islama dogru bir yolculuk basladi. Riddley, " Söz sözdür diye düsündüm ve Kur'ani okumaya basladim. Tamamen akademik bir calismaydi. Manevi bir yolculuga cikmak gibi bir niyetim baslangiçta yoktu. Önceleri sadece arastirma amacli okudugu Kur'an, onu çok etkiledi. Kisa bir süre sonra müslümanligi seçti.

Kur'an Riddley'i cok etkiledi.
Özellikle Kur'an'in kadin haklariyla ilgili tanimlamalari...

"Kur'an sanki bir yasam kilavuzu. Okudugum herseyden çok etkilendim. Özellikle kadin haklarindan.Cünkü bize hep Müslüman kadinlarin baski altinda oldugu anlatilirdi. Ancak Kur'an diyor ki "Biz kadinlar manevi olarak erkeklere esitiz. Egitim hakki konusunda da esitiz. biz kadinlar cocuk dogurma özelliginden dolayi Islam'da yüceltiliyoruz. Cennetin annelerin ayaginin altinda oldugu söyleniyor."

-Taliban sizi esir almasaydi yine Müslümanligi secer miydiniz?
-Bu gercekten ilginç. Bütün dünyadan Müslümanlar ile görüstüm ama beni Müslüman olmaya tetikleyen Taliban tarafindan kacirilmak oldu. Kur'an-i okuyacagima söz vermistim. Baska türlü Islami incelemezdim. Bu benim icin utanc verici. Cünkü Ortadogu'yu takip eden bir gazeteci olarak Islam'in sadece bir din degil, bir hayat tarzi oldu\guna dikkat etmeliydim.

-Islam dinini seçmenize aileniz nasil tepki verdi?
-Cok karisik tepkiler aldim. Komsusu Müslüman olan kizkardesim onlarla icice yasadigi icin Müslümanlarin nasil insanlar oldugunu görüyor. O, benim müslüman olusuma tepki vermedi. Ancak diger kardeslerimin hiç Müslüman tanidigi yok. Bu yüzden kendimi Tel Aviv'de patlatacagimi düsündü.

Riddley'e en çok tepki gösteren annesi olmus.
Ancak Riddley'in ikna edici aciklamalari, annesinin bu tavrini degidtirmis.

"Annem Hiristiyanliga dönmemi istedi. Ben O'na Islam'a aslinda cok yakin oldugunu söyledim. Bana, sonradan ortaya cikan bir Arap dinine mensup olmak istemedigini söyledi. Ben de ona Hz.Isa'nin nereden geldigini saniyorsun anne, Manchester'dan mi? dedim. Durdu ve düsündü. Ve farketti ki Hiristiyanligin kökleri de Ortadogu'da. Hikayemi dinleyip sehadet getiren cok insan oldu. Annemin de Müslüman olmasini cok isterim."

Yvonne Riddley, müslümanligi kabul ettikten sonra Hac farizasini da yerine getirdi.
Riddley, orada yasadigi deneyimleri anlatirken hala duygulaniyor.
"Orasi harikaydi inanilmaz güzeldi. Bir gün namaza gec kalmistim. Mekke sokaklarinda rüzgar gibi kosuyordum. Haremüsserif'in kapilarindan birinin
önüne geldim. Önümde onbinlerce haci vardi ve tam bir kaos yasaniyordu.

Hepimiz Camii'ye girmeye çalisiyorduk. Geç kalmistik. Birden namaz basladi. Bir kaç saniye icinde herkes seritler halinde siraya dizildi. Yanima baktim cizgi kusursuzdu. onun önündeki de, onun önündeki de. Düsündüm, bu ordu kadar hizli hazirol pozisyonuna girebilecek baska bir ordu yoktur bu dünyada. Kendi kendime iste benim ailem dedim. Düsünürken bile duygulaniyorum. Gözyaslari bogazima dizildi."

Riddley, gazeteci kimligini müslüman olduktan sonra bir kenara birakmadi.
Igiltere'de yayi yapan islam kanalida yapicilik ve sunuculuk yapmaya basladi.
kanalin politika editörüyüm. bu kanalda her sabah politik ajanda adli bir program yapiyorum. Bir tartisma programi. Irak'ta savasmayi reddeden askerlerden,Israil devletin kabul etmeyen hahamlara kadar birçok ilginç konugu agirliyoruz."

Ridley, gazetecilik mesleginin yanisira politikaya da girmek istiyor. 5 Mayis'ta yapilacak genel secimlere, tipki Selma Yakub gibi, savas karsitlarina saygi partisinden aday oldu.

"Eger seçilirsem Avam Kamarasi'ndaki ilk Müslüman kadin milletvekili olacagim. Ancak partinin basörtülü bir adayi daha var. Selma Yakup. Kendisi
Birmingham'dan aday. Eger o seçilirse bu dedigimi o basarmis olacak. Hangimiz kazanirsak kazanalim. Islam'da bir ilk daha gerceklesecek."

Alinti

Selam Sevgi ve Dua Ile :)


Serbest Kürsü

MollaCami.Com