Bölümler | Kategoriler | Konular | Kitaplar | İletişim


-= Sodom ve Gomorenin Son Günü =-

SODOM ve GOMERE'NİN SON GÜNÜ


Hz Lût (a.s), Arap yarımadasını puta tapıcılıktan alıkoymak, ortaksız ve tek bir Allah'ı tanıtmaya çağıran ve bu mukaddes yolda büyük başarılar kazanan Hz. İbrahim'in amcasının oğludur. Ömrü ve peygamberliği bugün Ürdün devletinin sınırları içinde bulunan Lût gölü çevresinde geçmiştir. Günümüzde tuzlu suların doldurduğu orta büyüklükte olan su saha, eskiden toprakları oldukça verimli bir vadi idi ve o günün önemli şehirlerini sinesinde barındırıyordu. Bu şehirlerin ikisinin adını bugün de biliyor ve yapılan ilmi kazılar sonunda izlerine rastlıyoruz.

Şehirler; Şezum (Sodom) ve Omore (Gomore) şehirleridir.
Hz. Lût (a.s) Şezum şehrinde oturuyordu. Şimdi size bu çevrenin ve bu çevrede dosdoğru Allah yolunun sözcülüğünü ve yılmaz mücadelesini yapan Hz. Lût'un son günlerine ait bir hikayeyi kısaca anlatacağız...
İnsanoğlu, yolun doğrusundan bir kere çıkmaya görsün; düşmeyeceği sapıklık ve yuvarlanmayacağı uçurum yoktur. Hz. Adem'in oğlu Kabil'e yeryüzünün ilk cinayetini, üstelik öz kardeşinin canına kıydırmak suretiyle işleten şehvet hırsı, Hz. Lût'un kavmini büsbütün başka ve yüz kızartıcı bir ahlak düşkünlüğüne sürüklemiştir.

Bu sonsuz kavim erkek erkeğe cinsi birleşmeyi (livata) vazgeçilmez, sapıkça bir huy haline getirmişlerdi. Hz. Lût'un dosdoğru yolu temsil eden bir Allah resulü sıfatıyla durmak ve yorulmak bilmez bir gayret göstererek yaptığı bütün ikazlar ve verdiği bütün acı-tatlı öğütler bu ahlak düşkünlerine zerrece bir tesir etmiyordu.

Nihayet her şeyi daha başından bilen Ulu Allah'ın kesin ve değişmez hükmünün günü geldi. Hz. Lût'un sapık kavmi, Allah'ın başlarına vereceği karşı durulmaz bir felaketle, toptan mahvolacak ve yokluğun karanlıklarına gömülecekti.

Ulu Allah (c.c) bu kesin kararını bildirmek ve kendisine inanmış birkaç yakını ile birlikte, son günlerini yaşayan günahkar şehirden ayrılmasını söylemek üzere Hz. Lût'a günün birinde üç tane melek göndermişti. Melekler; genç ve yakışıklı erkek kılığına girerek yeryüzüne inmişlerdi.

Şezum (Sodom) şehrine vardıklarında doğruca Hz. Lût'un evine yöneldiler. Şehvet sapıkları şehre üç tane genç ve yakışıklı delikanlının geldiğini duyunca bir anda yollara dökülerek gelenleri görmek istediler. Meleklerin geçtiği yolun hir iki yanı, ahlak düşükleri tarafından doldurulmuştu. Tap taze erkek kılığına girmiş meleklere bakarken hepsi şehvet kururganlıkları içinde kıvranıyor; ağızlarından salyalar akıyordu. Azgın kalabalığın arasında yollarına devam eden melekler, Peygamber Lût'un evine vardılar. Kudurmuş ahlaksızların hiçbirisi, ele geçirip azgın şehvetlerini bir anlığına tatmin edebilmek için arkalarından kıvrandıkları gençlerin, şehirlerini ve çevrelerini toptan yok etmeyi kararlaştıran Allah'ın emri ile birlikte gelmiş melekler olduğunu bilmiyor ve düşünmüyorlardı.

Melekler Lût'un evine varınca önce kim olduklarını söylemediler. Arkalarına takılan kalabalık evin kapısına dayanmıştı. Anlaşılmaz sözlerle bağırışıyorlar ve Hz. Lût'un evine aldığı genç delikanlıları ellerine vermesini istiyorlardı. Hz. Lût (a.s) gelen misafirlerinden utanıyordu ve kapıda bağrışan kalabalığın azgın hırslarından endişe ediyordu.

Bir ara evinin kapısına çıktı; kudurmuş kalabalığa dündü "ey azgınlar, soysuzlar, gelenler benim olduğu kadar kendinize de aziz misafirlerdir; yani hepinizin misafirleridir. Bu kadar da mı insanlığınızı unuttunuz? Bir parça olsun kendinize geliniz." diye söze başladı.

Kalabalıktan homurtulu gülüşmelerin geldiğini duyunca "size iki tane genç ve güzel kızımı vereyim. Gözlerinizi bürüyen şehvetinizi onlarla tatmin edin de tek beni misafirlerim karşısında rezil etmekten vazgeçerek buradan uzaklaşın" diye teklifte bulundu.

Fakat kendinden geçmiş kalabalık hiçbir söz dinlememekte ve hiçbir teklife yanaşmamaktadır. Evin kapılarını arka arkaya zorluyor ve içerdeki gençleri istiyorlardı.

Ağlamaklı bir çehre ile içeriye dönen Hz. Lût'a kapıdakilerin ısrarla istediği genç misafirler; melek olduklarını, Allah'ın emri üzerine geldiklerini bildirdiler ve dediler ki; "Allah'ın emri artık kesindir. Yıllardan beri söz dinletemediğin bu beyinsiz halkın artık sonu gelmiştir. Birkaç saat sonra topuna gökten ateş ve ölüm yağacak ve şehirleri ile birlikte yokluğa kavuşacaklardır. Onların başlarına gelmek üzere olan bu felaket, ısrarla Allah'ın emirlerine karşı gelenlere ve Peygamberler'in verdiği öğütlerine arka dönen sapıklara bütün devirler boyunca ibret dersi olacaktır. Allah'ın sana emri böyledir:
Gece olunca sana inananları ve yakınlarını alacak ve ölüm kokan şu lanetlik şehirden habersizce uzaklaşacak ve şu sapık halkı lanetlik akibetleri ile baş başa bırakacaksın. Sana bunları söyleme geldik."

Allah'ın emri üzere Hz. Lût (a.s) ile inanmış yakınları meleklerin dediklerine uyarak Sodam ve Gomere'yi o gece yarısı, sezdirmeden terkettiler. Sabahın ilk ışıkları ile birlikte lanetlik şehirlere ve sapık halkına gökyüzünden görülmemiş bir Allah gazabı boşalmaya başlamıştı. Ahlaksız soysuzlar neye uğradıklarını anlayamadılar. Yüce Allah (c.c.) ulu sabrını iyice kötüye kullanarak günden güne daha da azgınlaşanlara yakıcı kükürt alevleri ile taşlar yağdırıyordu. Bir kaç saniyelik afet ve ölüm saçan bir yağmur sonunda, halkın yekünü ile birlikte bütün şehirlerini ilerdeki insanlığın gözleri önüne bir ibret dersinin örneği olmak üzere harabeye çevirmiş ve yerle bir etmişti.

Esirgeyici Allah (c.c.) cümlemizi görünür, görünmez ve aniden bastıran felaketlerden korusun, amin!..

KAYNAK: Ermişlerden Osman Efendi

Şöyleki satırlarında olan

Kalabalıktan homurtulu gülüşmelerin geldiğini duyunca "size iki tane genç ve güzel kızımı vereyim. Gözlerinizi bürüyen şehvetinizi onlarla tatmin edin de tek beni misafirlerim karşısında rezil etmekten vazgeçerek buradan uzaklaşın" diye teklifte bulundu.
bu ifade aynen yazıyoruf uyduruk tevratta
(tekvin bap19 pasaj 7 sayfa 16)
...Ve dedi:Ey kardeşlerim,rica ederim.(8)İşte benim ere varmamış iki kızım var.rica ederim, onları size çıkarayım ve onlara gözünüzde iyi olanagöre yapın, anacak bu adamlara bir şey yapmayın,mademk, damımın gölgesine geldiler...
şimdi güzel kardeşim bu her iki ifadeyi kıyaslarsak burada Hz. Lut kızını bu sapıklara böyle (haşa) pazarlamaz. Burası bizde yoktur. hatta devamın vereyim. Hz. Lutun uyduruk tevrattan..
devamı bu babın ve 17.sayfa 30.pasaj
....ve lut tsoardan çıkıp dağda oturdu ve iki kızı onunla beraberdi.Çünki tsoarda oturmaktan korktu ve o ve iki kızı bir mağarad oturdular.(31)Ve büyük kız küçüğe dedi: Babamız kocamıştırve bütün dünyanın yoluna göre yanımızagirmak için memlekette erkeke yoktur.(32)gel babamıza şarap içirelim ve babamızla zürriyeti yaşatmak için onunla yatarız.(33)ve o gece babalarına şarap içirdiler ve büyük kız girip babası ile yattıve onun yatmasını ve kalmasını bilmedi(lut).... devam ediyor küçük kızda ikinci gece aynısını yapıyor.İkiside gebe kalıyor (kızları rubin ve rebeca) oğulları moab ve ammi diye ad konuyor v.s
ha bu uyduruk hikayenin talmudda(talmud= toranın tevratın yorumu tefsiri) açıklaması aile içi ensest sapık ilişki caiz deniyor soyun devamı için. neyse uzatmamyayım...
bakın aziz kardeşim Bunun gibi hazreti peygamberlerin İSMET SIFATINA YAKIŞMAYACAK İFADELER KESİNLİKLE İSRAİLİYATTIR. AMAN HA DİKKAT EDELİM KAFALAR KARIŞMASIN. SELAMETLE


" Amcanız Abdulhamid han....." Efn.Hzr.
" Abdulhamid hanı anlamak demek, herşeyi anlamak demektir." NFK

hal böyle olunca biz amcamızı , amcamızda bizi sever. kemâli

Yanlış biliyor isem düzeltiniz
Hz. Lut A.S ın eşi de bu tufanda helak olmuştur
eşine dönüp bakmamasını söylemesine rağmen
eşi geriye dönüp bakınca oda tufana maruz kalmıştır.


Hikayeler ve Kissalar

MollaCami.Com