Bölümler | Kategoriler | Konular | Kitaplar | İletişim

ANNE DUÂSI...

Anne Duasi...

Hâce Muhammed Emkenegî "kuddise sirruh"

Tevbe sûresinin yüzyirminci âyet-i kerimesinde meâlen, (Hep sâdiklarla birlikde bulunun!) buyuruldu.

Allah adamlarindan bir âlim ve evliya,Binbesyüz onikide tesrif etti dünyaya.Buhara’nin Imkene köyünde dogan bu zât,
Yine doksan yasinda,bu yerde etti vefat.Bu dini yaymak için,ugrasti gün ve gece,Yaninda çok veliler yetistirdi bir nice.“Muhammed Baki” idi, onlarin en mümtazi,O idi zamaninin,en büyük evliyasi.

O Muhammed Baki ki,her gün artan askiyle,Bir gönül sahibini ariyordu sevk ile.Tasavvufa girmeye pek fazlaydi hevesi,Bu yoldaki gayreti sasirtirdi herkesi.Feyz alacak bir büyük, bir veli ariyordu,Kimden bir sey isitse,o yere variyordu.
Öyle çok arardi ki böyle kâmil bir zâti,Yetmezdi fazlasina bir insanin tâkati.

Cirpinip duruyordu,bir üstad bulmak için,Annesi,bu haline çok üzülürdü lâkin.Gece yarilarinda,çikarak sahralara,
Ogluna dua için,yalvarirdi Allaha.(Yâ Rabbi, bu oglumun muradi neyse sayet,Sevdigin kullarinin hürmetine ihsan et.
Ya onu vasil eyle,yâ canimi al benimZira artik kalmadi, tahammülüm,takatim.)

Annesi gözyasiyle edince bu duayi,Oglu, gece rüyada gördü bir evliyayi.Muhammed Emkenegî,ona dedi; (Ey oglum,
Nice gündür ben senin yolunu bekliyorum.)Muhammed Baki Billah,sevinip bu rüyaya,Derhal yola çikarak,ulasti Buhara’ya.Sevinçle huzuruna girince en nihayet,Gördü ondan çok büyük, iltifat ve inayet.

O büyük zat onunla girerek bir odaya,Bas basa sohbet etti,tam üç gün doya doya.Ve ona ihsan edip,çok teveccüh ve himmet,En büyük mertebeye çikardi en nihayet.Sonra da buyurdu ki;(Tamam oldu isiniz,Durmayip Hindistan’a avdet edin simdi siz.Öyle görüyorum ki, Hindistan diyarinda,
Cok büyük bir evliya,zuhur eder yakinda.

O,sizden feyz alarak, bir kutub olur ki hem,Onun irsadi ile,nurlanir cümle âlem.)Üç günlük sohbet ile,aldi mutlak icazet,Ve onun emri ile, geriye etti avdet.Serhend’e vardiginda,ses geldi kulagina,Diyordu;(Vasil oldun, o Kutb’un diyarina.)Sonra yetistirdi ki,Imâm-i Rabbani’yi,Görmemisti bu dünya,böyle yüksek veliyi.

Turkiye Gazetesi



ANNE DUÂSI

Atâ bin Yesâr anlatti: Yolculuk yapmakta olan bir kervân, bir yerde mola vermisti. Fakat bu sirada bir merkebin sesi onlarin uyumalarina mâni oldu. Bunun üzerine bu sesin geldigi tarafa dogru gittiler. Sesin geldigi yere varinca kildan yapilmis çadir içerisinde, yasli bir kadinla karsilastilar. O kadina; "Bu merkep sesi nereden geliyor.

Onun sesinden bir türlü uyuyamadik?" dediklerinde, kadin; "O merkep gibi ses çikaran benim oglumdur.Hayatta iken bana esek diye hitâb ederdi.Allahü teâlâya onu esek yapmasi için bedduâ ettim.Onun için böyle her gece sabaha kadar merkep gibi ses çikarir." dedi.Bunun üzerine kervan sâhipleri o kadina; "Bizi onun kabrine götür,onun kabirdeki hâline bir bakalim." dediler.Kabre gidip, açip baktiklarinda,boynunun esek boynu gibi oldugunu gördüler.

Buyurduki;
"Yâ Rabbî! Sana kavusmak nasil mümkün olur?" diye duâ ettim.Bir nidâ geldi, "Nefsini üç talakla bosa" diyordu." "Bu kadar zahmet ve mesakkatlere, sikintilara katlanarak aradigimi,annemin rizâsini almakta buldum.Cok basit gibi gelen anne rizâsini almanin,bütün islerin evvelinde lâzim oldugunu anladim."

"Günahlara bir defâ,tâatlere ise bin defâ tövbe etmek lâzimdir.Yâni yaptigi ibâdet ve tâatlere bakip kendini begenmek,o ibâdeti hiç yapmamak günahindan bin kat daha fenâdir.


Huzur Pinari


Selam Sevgi ve Dua Ile

Hikayeler ve Kissalar