Bölümler | Kategoriler | Konular | Kitaplar | İletişim
SEDEF SUSUZ KALDi HAKiM BEY
Mahkeme salonunda, seksenlerindeki yasli çiftin durumu içler acisiydi. Adam inatçi bakislarla suskun. Nine'nin aGlamaktan iyice çukurlasmis gözleri ve keskin çizgileriyle bikkin bakislari süzüyordu etrafini.... Ve hakim tokmak vurusuyla, sözü yasli kadina verdi, hakim..."Anlat teyze neden bosanmak istiyorsun?" Yasli kadin derin bir nefes çektikten sonra bas örtüsüyle aGzini aralayip, kasilmis sesiyle konusmaya basladi. "Bu herif yetti gari, 50 yildir beni hayattan....."
Sonra uzunca bir sessizlik hakim oldu mahkeme salonunda. Sessizlik bu tür haberleri her gün manset yapan gazetecilerden birinin flasiyla bozuldu, kim bilir nasil bir manset atacaklardi, yasanmis 50 yilin ardindan. Çok sayida gazeteci izliyordu davayi, kadin neler diyecekti? Herkes onu dinliyordu.
Yasli kadinin gözleri doldu ve devam etti: "Bizim bir sedef çiçeGi vardi, çok sevdiGim.. O bilmez... 50 yil önceydi.... O çiçeGi, bana verdiGi çiçeklerin arasindan kopardiGim bir yapraGi tohumlamistim, öyle büyüttüm... yavrumuz olmadi, onlari yavrum bildim... Bir süre sonra çiçek kurumaya basladi. O zaman adak adadim.... Her gece günes açmadan önce bir tas suyla sulayacaGim onu diye.. iyi gelirmis dedilerdi.. 50 yil oldu, bu herif bir gece kalkip, bir kere de bu çiçeGi ben sulayim demedi... Ta ki geçen geceye kadar..O gece takatim kesilmis.. Uyuyakalmisim.....Ben böyle bir adamla 50 yil geçirdim.... Hayatimi, umudumu her seyimi verdim... Ondan hiçbir sey göremedim... Bir kerecik olsun, benim bildiGim görevlerden birisini yapmasini bekledim... Onsuz daha iyiyim, yemin ederim."
Hakim, yasli adama dönerek; "DiyeceGin bir sey var mi baba?" dedi. Yasli adam bastonla zor yürüdüGü kürsüye, o ana kadar suçlanmis olmanin utangaçliGini hissettiren yüz ifadesiyle hakime yöneldi; "AskerliGimi, Reisicumhur köskünde bahçevan olarak yaptim, o bahçenin görkemli görünümüyle büyümesi için emeklerimi verdim... Fadime'mi de orada tanidim... Sedefleri de... Ona en güzel çiçeklerden buketler verdim. O çiçeklerle doludur bahçesi.. Kokusuna taptiGim perisan eder yüreGimi... ilk evlendiGimiz günlerin birinde boyun aGrisindan onu hekime götürdüm... Hekim çok uzun süre uyanmadan yatarsa boynundaki kireç sertlesir, kötülesir dedi... Her gece uykusunu bölüp, uyansin, gezinsin dedi... Hekimi pek dinlemedi bizim hatun... Lafim geçmedi.. O günlerde tesadüf bu çiçek kurudu... Ben ona 'gece sularsan geçer" dedim... Adak dilettim...Her gece onu uyandirdim. Ve onu seyrettim.. O sevdiGim kadinin yavrusu bildiGi çiçekleri sularken seyrettim. Her gece o çiçek ben oldum sanki... Ona bu yüzden tapabilirdim..." dedi adam, o yastaki bir adamdan beklenmeyecek ifadelerle... "Her gece o yattiktan sonra uyandim... Saksidaki suyu bosalttim.. Sedef gece sulanmayi sevmez, hakim bey.... Geçen gece de, yaslilik, ben de uyanamadim... Uyandiramadim. Çiçek susuz kalirdi amma, kadinimin boynu yine azabilirdi... Suçlandim.. Sesimi çikartamadim.." O an mahkeme salonunda her sey sustu...