Bölümler | Kategoriler | Konular | Kitaplar | İletişim


SON UMUT

Küçük istavrit, yiyecek birsey sanip hizla atildi çapariye. Önce müthis bir aci duydu dudaGinda, gümbür gümbür oldu yüreGi. Sonra hizla çekildi yukariya. Aslinda hep merak etmisti denizlerin üstünü, neye benzerdi acep gökyüzü

Bir yanda büyük bir merak, bir yanda ölüm korkusu. "DudaGi yariklar" denir, sanslidir onlar, hani görüp de gökyüzünü, insani, oltadan son anda kurtulanlar.

Ne çare balikçinin parmaklari hoyratça kavradi onu; küçük istavrit anladi yolun sonu; koca denizlere siGmazdi yüreGi, oysa simdi yüzerken küçücük yesil leGende, cansiz uzanivermis dostlarina deGiyordu minik yüzgeci.

insanlar gelip geçtiler önünden; bir kedi yalanarak bakti gözünün içine;yavasça karardi dünya basi da dönüyordu. Son bir kez düsündü derin maviyi, beyaz mercani bir de yesil yosunu.

iste tam o anda eGilip aldim onu; yürüdüm deniz kenarina; bir öpücük kondurdum basina. iki damla gözyasindan ibaret sade bir törenle saldim denizin sularina. Bir an öylece bakakaldi; sonra sevinçle dibe daldi gitti, tüm kederimi söküp atarak tesekkürü de ihmal etmemisti; birkaç deGerli pulunu elime, avuçlarima birakarak.

Balikçi ve kedi saskin baktilar yüzüme; sorar gibiydiler neden yaptin bunu niye? "Bir gün" dedim, "Bulursam kendimi yesil leGendeki küçük istavrit kadar çaresiz, son ana kadar hep bir umudum olsun diye"


Hikayeler ve Kissalar

MollaCami.Com